Öğretmen Şiiri - Kağızmanlı Mehmet Kesen

Ben bir öğretmendim
Dağbaşı köyünde seneler evvel
Yoksul mu yoksul fakir mi fakir
Yolu da yoktu elektriği de
Temiz içme suyu vardı buna karşın
Henüz Yirmidört Kasımlar icat olmamıştı
Öğretmenler gününü değil de
Öğretmeni biliyordu herkes

Köyümüz oldukça uzaktı şehre
Ama güven vardı huzur vardı
Herkes korkusuz yatardı geceleri
O yıllarda terörde yoktu terörizm de
Öldürülmüyordu öğretmenler köylerde

Maaşımız o zamanda çok değildi
Ama yetiyordu bizlere
Enflasyon nedir bilmiyorduk
Paramız kıymetliydi çünkü
Ek iş yapılmazdı hiç

O zamanda bankalar vardı
Ama repo yoktu borsa yoktu
Yatırım hesapları bilinmiyordu
Borç istenildi mi
Türk Lirası verirdik birbirimize
Dolara marka rağbet yoktu şimdiki gibi

O zamanda dindar kesim
Faize haram diyordu
Lakin gavurun parasına
Yatırım yapılmazdı hiç
Sadece altın alınırdı kuyumcudan
Faizsiz banka aldatmacası yoktu daha

O zaman da partiler vardı
Ama bölünmüş değillerdi
Sağ sağla sol solla
Kavga etmiyordu
Aradan sıçrayıp çıkmıyordu radikaller

Milli Güvenlik Kurulları vardı yine
Toplantıları sessiz sedasız yapılırdı
Yaşanmazdı Yirmisekiz Şubat süreçleri
İrtica her zaman potansiyeldi
Ama tehdit etmiyordu ülkeyi

O zamanda büyük şehirler vardı
İstanbul Ankara gibi
Büyükşehir belediyeleri yoktu
Başkanlar halk için çalışırdı
Parti için yandaş için değil

Kardeş kavgaları nedir bilinmezdi
Çorum Maraş olayları olmazdı hiç
İnsanlar diri diri yakılmazdı Sivas’ta
O Sivas ki cumhuriyetimizin bel kemiğidir
Temel taşıdır Kurtuluş Savaşında

O zamanda politika vardı
Ama politikada erdemde vardı
Partiden istifalar olurdu ara sıra
Lakin o parti senin bu parti benim diye
Dolaşılmazdı kapı kapı
Bugün soruşturma verilip
Yarın dönülmezdi kendi önergelerinden

Yeşiller çatlılar çakıcılar
Pek bilinmezdi o zamanlar
Hamidolar koçerolar vardı
Ama sadece dağlarda
Şehre inmemişti eşkıya henüz

Susurluk skandalı yoktu
Ama Susurluğun ayranı vardı meşhur
Kaset savaşları başlamamıştı daha
Medya henüz etkin değildi
Günlük olaylara şimdiki gibi

Televizyonların yoktu resmisi de özeli de
Parazitli radyolarda ise
Şov yapmazdı konuşmacılar
Evet transistörlü radyolar yenilikti
Bataryalı radyolara karşılık
Ama sesler monoton mu monotondu
Kuru kuru dinlerdik ajans haberlerini
Gol sesini duyardık da
Golü izleyemezdik ekranlarda
Meteorolojinin hava tahminlerini
Dinlerdik hiç kaçırmadan
Alçak basınç yüksek basınç
Cephe sistemleri nedir bilmezdik

Suriye’yi İtalya’yı İran’ı
Dost bilirdik ülkemize
Çünkü apo yoktu
Apoyu barındırmıyorlardı şimdiki gibi
İnsan hakları diye diye
Kol kanat germiyorlardı insan kasaplarına

Nato Cento Varşova Paktı
Birleşmiş Milletler vardı
Zengin ülke yoksul ülke
Ayrımı yapılmazdı fazlaca
Doğu bloğu batı bloğu
Bir de üçüncü dünya ülkeleri denilirdi
Geri kalmış ülkeler için

İMF leri dünya bankasını
Çok kişi bilmezdi
Kredi notu nedir kimler verir
Bunu hiç kimse umursamazdı

Rusya dağılmamıştı o zaman
Bir sürü devlet doğmamıştı daha
Amerika tek başına buyruk değildi
Güç dengesi bulurdu karşısında
İstediğinde Irak’ı Libya’yı vuramazdı kolayca
Afganistan’a Sudana hücum ederken
Bilirdi Rusya’nın karşı çıkacağını

Ben bir öğretmendim dağbaşı köyünde
Sekiz yıllık eğitim yoktu
Beş sınıflıydı okullar o zaman
Benim de beş sınıfım vardı
Yetmiş öğrenci okurdu tam bir arada
Gezecek yer bulamazdım sınıfta
Bilgisayar internet bilinmezdi o yıllarda
Ama her öğrenci çarpım tablosunu
Ezbere bilirdi tek tek

Şimdi gitsem o dağbaşı köyüne
Acaba yolu var mıdır
Gelmiş midir elektriği
Suyu yine temiz midir öylece
Sekiz yıla çıkmış mıdır beş sınıfı
Bir öğretmen yerine
Olmuş mudur bir çok öğretmeni
Bilgisayar kullanıyorlar mıdır
Var mıdır internetleri
İnsanları sıcak mıdır yine eskisi gibi
Yoksa onlarda mı bozulmuştur
Politikacılar misali

Köyüm köyüm güzel köyüm
Burcu burcu hasret kokan
Buram buram sevgi tüten
Yine öğretmen olsam sende
Yolun da elektriğin de olmasa
Ama sımsıcak insanlığın olsa
Yoksulda olsan fakirde olsan
Beş sınıfın bir arada da olsa
Sen bana yetersin
Köyüm köyüm güzel köyüm