Öğretim Elemanı Gördüm

İbrahim Halil Demir
2034

ŞİİR


13

TAKİPÇİ

Öğretim Elemanı Gördüm

Öğretim elemanı gördüm!
Olmuştu İmanı dini para.
Geleceği parlak talebesini sokuyordu ha bire zora
Taşıyamıyordu kendi kendini,
Bembeyaz sıfatlarını etmişti kapkara.

Öğretim elemanı gördüm!
Aldığı paraların vermiyordu, veremiyordu hakkını.
Para hırsından dolayı, ayırd edemiyordu uzak ile yakını.
Düşünmek istemiyordu o daracık kabri,
Nefsi unutturmuştu ona Azrail’in muhkem fakını.

Öğretim elemanı gördüm!
Anlatamıyordu gerektiği gibi bilgisini.
Toparlayamıyordu veli nimet olan öğrencilerin ilgisini.
Aklı fikri yazlığında kışlığındaydı,
Tasavvur edemiyordu nefsine olan yenilgisini.

Öğretim elemanı gördüm!
Bakıyordu kem gözle güzel talebesinin namusuna.
Benzin yerine gaz dolduruyordu bilgi fanusuna.
Kolay bir şekilde cevap veremeyeceği belliydi,
Sual meleklerinin herkese sorduğu sorusuna.

Öğretim elemanı gördüm!
Örnek olamıyordu, güzel giyinmekten bile acizdi.
Zayıf kişiliği ve karakteri çok mu çok barizdi.
Her gördüğümde üzülüyordum onların adına,
Zira kül bırakmazdı mangalda işi karı tacizdi.

Öğretim elemanı gördüm!
Ön yargılılığı edinmişti kendine şiar.
Asosyaldı dolaşamıyordu diyar diyar.
Entel bilinsin diye top sakal bırakıyor, saçlarını uzatıyordu,
Gece hayatını övüyordu oynuyordu kumar.

Öğretim elemanı gördüm!
Toplumlardan uzak branş budalasıydı.
Oysa saf insanların nazarında insanın hasıydı.
Bizans oyunlarıyla sahip olduğu sıfatların ardında,
Kendine bile faydası olmayan bir ruh hastasıydı.

Öğretim elemanı gördüm!
Takardı ceketinin yakasına Ulu önder Atatürk'ün rozetini.
Mesaisinin çoğunda dedi kodu eder yerdi onun bunun etini.
İlimle bilimle uğraşması gerekirken,
Kitaplığında tozlandırmıştı gösteriş için aldığı bilim setini.

Öğretim elemanı gördüm!
Haktan hukuktan bahsederdi anlatırdı Hz Ömer in adaletini.
Atamazdı bir türlü yüreğinden cimrilik illetini.
Cebinde akrep varmış gibi sokamazdı elini cebine,
Fani dünya nimetleri uğruna düşünmezdi düşünemezdi ahiretini.

Öğretim elemanı gördüm!
Utandım insanlığımdan girmek istedim yerin dibine.
Bu helal bu haramdır demedi geleni attı cebine.
Sağcısı da solcusu da hacısı da hocası da yapıyor bunu,
Aziz iken rezil etmişti kendini bağlanmıştı pamuk ipliğine.

Öğretim elemanı gördüm!
Üstesinden gelemediği halde giriyordu kırk-elli saat derse.
Umursamaz duymazlıktan gelir kim ne derse.
Branşında parmakla gösterilen ben gibi birine iki saat ders verilmezken,
Malı en çok o götürür, Rahmetli Erol taş gibi, kim rolünü iyi oynarsa.

Öğretim elemanı gördüm!
Bilgi azlığı anlaşılmasın diye, dokunmazdı suya sabuna.
Sıfatların hakkını veremediği için, izimler katıyordu yaşamına.
Nefsine uyuyor sızlatıyordu asil atalarının kemiklerini,
Her rektör her dekan değiştiğinde giriyordu onların dümen suyuna.

Öğretim elamanı gördüm!
Binmişti kibirlik atına, yürüyürdü kasıla kasıla.
Umurunda değildi, binlerce şehitin yattığı bu cennet vatan ve sıla.
Saf ve sevdalı yüreğimdeki saygınlıklarını kaybettiler,
Zira insanlık görevlerini bırakırlardı her daim başka bir fasıla.
Ruhlarını teslim ettiklerini duyduğumda, okumayacağım asla bir fatiha.
23/Aralık/2008

İbrahim Halil Demir
Kayıt Tarihi : 24.12.2008 12:05:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!