Öğrencisinden ! Öğretmenine Anlamlı Me ...

Zeki Çelik
8424

ŞİİR


35

TAKİPÇİ

Öğrencisinden ! Öğretmenine Anlamlı Mektup.

ÖĞRENCİSİNDEN ! ÖĞRETMENİNE ANLAMLI MEKTUP.

Not: Öğrenci Zeki Çelik : Türkiye İlim Edebiyat Eserleri Sahipleri Meslek Birliği Isparta il temsilcisi, GBYŞDerneği kurucusu, YCYYderneği kurucu, Zekice Kültür ve Sanat evi Kurucusu ve sahibi KANSEV derneği Y.K. üyesi.

Öğretmen: Göller Bölgesi Yazarlar ve Şairler Derneği BŞK

Merhaba saygıdeğer hocam hürmetle ellerinizden öpüyorum. ( 1965 ) Yılı Ne kadar da gençsiniz ve güzelsiniz. Köyümüzde böyle kıyafetler giyen yok, şehirli olduğunuz belli, modern giyim size yakışmış. ilk meslek hayatınızın başlangıcı galiba. Evinizde modern kolonyayı, kabuklu şekerleri misafirlere tutuyorsunuz, ben onlarla hasta olduğunuzda ziyaretinize geldiğimde tanımıştım, mis gibi kokuyordu. Şekerin kabuğunu açtım içinde ne var ki diye çok tatlıydı. Ondan sözüme öyle başlamak istedim, tatlı yiyelim tatlı konuşalım diye.

Biliyor musun hocam sen köye gelmeden ben erkek olduğum halde kızlar gibi fistan giyiyordum. O fistan da bayramdan bayrama yenilenirdi, altları yere sürtünüp eskidikçe makasla kırkılır, kesildikçe de bacaklarım ortaya çıkardı, çocuklar alay ederdi ama başka çarem yoktu. Yıkanacağı zaman anam da bana çulları örterdi.
Beni öğrencin iken yaramaz biliyordun. Aslında saf Anadolu, köylü çocuğuydum. Arkadaşlarım suç işlerdi benim üzerime atılınca kendimi savunmadan dayağınızı yiyordum. Bana hiç iyi ve pekiyi not verilmedi, vermediniz, üstelik sınıfta koydunuz notlarım orta,zayıf, fena olunca alay ettiler. ( 6 ) Yıl okudum.

O tarihte bir okul müdürümüz vardı, Ömer Köse diye Merhumu rahmetle anıyorum. Eşinizde öğretmenimdi. Müdürüm bu Zeki'de süper zeka var okuması gerekli diyordu. Beni ilk olarak o keşfetmişti. Aile büyüklerime dedim ama maalesef beni okutmadılar. Cahil olunca köyümde de horlandım, kendimi gurbete attım. ( 1971 ) Yıllar sonrada ben hayat mektebini okumak istedim ama o mektebi bulmak, orada okumak ne kadar da zormuş, benim ömrümü yedi bitirdi, bende mektebi bitirdim ama diplomamı imzalayıp verecek bir yetkili bulamadım. Yaşadığım süreçte de devam edeceğim.

Hocam: Ankara'da okuduğum hayat mektebi bana çok şey öğretti ve bu öğrendiklerimi yazmam gerekli diye düşündüm, yazılması gereken o kadar çok şey varmış ki 47 yıl içinde edebiyatın her dalında 150 kitaplık eser oldu bunun sadede 20 adedini imkanlarıma göre şükür yayımladım. Neyse hocam ileriye atlama yapmadan sırayla halimi arz edeyim size. Umarım algılarsınız.!.

Köyüme geldiğimde sizi bulamadım. Eski okulumuzu da yıkmışlar çok üzüldüm. Ne güzel anılarımız vardı. Göçmenlerin yaptığı koşmaları Bakanlığımızın sunduğu süt tozunu unutamıyorum.(1974 ) de evlendim, (1975 ) asker oldum. (1977) yılında da Türkiye'min gül bahçesi Isparta ilime yerleştim. Geçim kaynağımı sağlamak için öylesine çileler çektim ki hocam onları anlatıp da sizi üzmek istemem. Özetle, hamallık, işçilik, ustalık, vs. Ben konuyu edebiyat üzerine odaklamak istiyorum.

Hocam: İrili ufaklı ticaretler yaparken üç beş kuruşum oldu onuda sanatımın yolunda harcadım. (1989) yılında Şair ve yazarları, basını muhtaç, mağdurları bir araya getirip merkezde ki Aş ve iş evinde yemek verdim. Amacım birlik beraberlik içinde sanatımı yürütmekti ama konuşma dahi yapamadım yeyip içen dağılmıştı. O dönemin Valisi örnek davranışımdan dolayı şükran plaketi verdi, sanat hayatımda aldığım ilk plaket oldu.
Daha önceki yılar da yarışmalarda dereceler aldım ama maalesef ödülümü göndermediler, bende uzak mesafe olunca imkansızlıklar yüzünden gidip ödülü alamadım.

1990 Yılında Zeki Çelik yayımlarını kurdum. Kendi yayın evi adımla, Çocuk, Doğa, Dini, Aşk ve Kıbrıs şiirlerimi yayımladım. Merhum K.K.T.C. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaşın misafiri olmuştum, sizinle tanışınca da tekrar gitmiştik. Hocam 1990 yılında ilk defa Türkiye'de kitap okuma ve kiralama sistemi ikinci el kitaplarını resmi olarak ben başlattım ve Isparta'dan Ülkemize yayılmış oldu. Bu anlattıklarımın belgeleri mevcuttur..
Isparta'da ilk defa görsel yayının oluşmasında da destek oldum,radyolarda ,televizyonda program yaptım.

Allah (1996 ) yılında ailecek hacca gitmemi nasip etti. Şiirlerle, dualarla haç yolculu kitabımı hazırlarken ilk defa ulusal kanalda ihramlı elbisemle şiir okudum Türkiye'de ki yakınlarım beni canlı izledi. (1999 ) yılında Türkiye Yazarlar Birliği Isparta şubesinin toplantısına davet edildim ama ortamda ki hareketler pek hoşuma gitmedi bana üye ol dediler bende hayır arzu ettiğim derneğin kurulmasına ben vesile olacağım dedim.

( 2000 ) Yılında Göller Bölgesi Yazarlar ve Şairler derneğinin kurulmasına vesile oldum. Yaklaşık altı ay geçti aradan, sizin nerede olduğunuzu bilmiyordum. Kapalı kapılar ardındaki değerli şahsiyetleri ön plana çıkarıp, kalem tutan elleri, doğru konuşan dilleri, seven gönülleri bir araya getirmeyi çabalarken, sizin kiracınız olan Ramazan bey öğretmenimiz şair şiir yazıyor dedi. Bende sizi aramaya başladım iş yerinize de uğradım.

Size ulaşamayınca bir not bıraktım G.B.Y.Ş.Derneği adresine geldiniz, birbirimizi gördük ama emin olamadık çünkü aradan ( 30 ) yıl geçmişti. Nihayet emin olmak için telefonla tekrar arayıp bana ulaştınız. Hasretle ve özlemle öğretmen ve öğrenci buluşması gerçekleşince göz yaşlarımıza hakim olamadık. İlk işim sizi derneğe üye yapmak oldu. İlk genel kurulda da Ben başkan sizde benim yardımcım oldunuz. Benim başkanlığım 3 yıl sürdü. Bu dönemde bülten çıkararak, yarışmalar, şölenler yaparak derneğimizi yurt içi ve yurt dışına duyurduk. Bu arada her programda size hocam dedim.
15 dernek bülteni bastırıp okullara da dağıtmış olduk.
Ayrıca Maziler Çiçek Açarsa kitabını adına yayınladık.

Ben hayırlı bir iş için kolları sıvadım proje taslağını çizdiğim derneğini kurduğum Yıldız Tepe Cami yapmak istedim. Bu arada derneğimizin başkanı olmanı istedim. Cami ile ilgilenirken dernek faaliyetlerine katılıyordum. ( 2003 ) yılında başlattığım camiyi tamamlayıp ( 2007 ) müftülüğe teslim ettim. Bu mimari yapı yuvarlak ortadan minareli dünyada bir benzeri daha yok. Cami yapılana kadar da benim Şarkikaraağaç Kerkük mahallesindeki hanem mescit görevi yapıyordu, imamda evimdeydi.

Bey köye türbe yaptıktan sonra tekrar aktif faaliyetler ışığında ( 2014 ) yılında Uluslararası gönül dostlarımın katılımıyla ( 44 ) yılık sanat arşivimden oluşan misafiri yeri ve kütüphane, program yeri olan Zekice Kültür ve Sanat evimi açtım. Açılışta Hayallerden gerçeğe azmin zaferi olan kitabımı ziyaretçilerime hediye ettim. O gün bu gündür sanat evimde birlikte programlar yapıyoruz.

Saygıdeğer öğretmenim benim için çok değerlisiniz. Bizim birlik beraberliğimiz kıskananlar, aramızı bozmak isteyenler oldu. Dernek başkanı olarak benim tekrar görev yapmamı istediniz ama ben asla kabul etmedim. Çünkü sizde Şöhret hevesini,edebiyat ruhunu hissettim. Ve her zaman yanınız da olmak istedim ama yönetime bile layık görmediniz. Bana Ankara'dan Bakanlık kanalı ile ( 2003 ) Yılında üyesi olduğum İLESAM il temsilcilik görevi ( 2009 ) yılında verildi. Ben bu görevi her ne kadar azimle yürütmek istesem de kurulmasına vesile olduğum G.B.Y.Ş derneğimize gölge düşürmeyi asla istemem ama siz beni her fırsatta rakip gibi gördünüz.

Bazı bana asılsız iftiralar atıldı baro başkanlığında ki programın oluşumuna ve bazı programların oluşuma ben vesile oldum ama, davetiye dağıtmışsın dediniz. Beni şiir okumaya bile davet ederken çoğu zaman adım ile çağırdınız. Dernek kurucu başkanlığımı unuttunuz. Benim mazeretimden dolayı katılmadığım bir genel kurulda neredeyse üyeliğime son vermek istemişsiniz. Ben bunları duyunca şok yaşadım, Dernek bülteni Duygu Selinin imtiyaz sahibi olduğum halde adımı da oradan sildiniz ama o bültende uzun ömürlü olamadı.

En önemli anlamlı mesajıma değiniyorum. Hocam: 2. Kitap fuarında yaşadığım şoku size anlattım ama bana değil o müdüre inandınız. Uğruna şiirler yazdığım ve 47 yıl hayal kurduğum imza töreni için sevinçten coştum. Tüm yakınlarımı da oraya davet ettim kitap alsınlar diye ama ikinci gün kovuldum maalesef. Buna da sebep sizsiniz, çünkü dernek Başkanı olarak oraya geldiniz ama dernek afişini asamadınız. Beni yalnız bıraktınız.

Gül şehrimde 42 yıldır ikamet ediyorum seninle birlikte kültür sanat uğruna çaba gösteriyoruz o yönünü hocam olarak taktirle karşılıyorum. Ben yirmi kitap yayınladım, senin yayınlanmış galiba üç kitabın var,diğer arkadaşlar da çeşitli sayıda kitaplar çıkardılar. Isparta şair ve yazarları olarak bir araya geldiğimizde valilik önünü dolduruyoruz, ama hiç bir yetkili bizleri fark etmiyor.
Birinci kitap fuarında bizleri akıllarına bile getirmediler.

Benim sanatımdan 20 yılımı çalanlara bizleri bildikleri halde programlarda halkımızla buluşturma yanlara asla hakkımı helal etmiyorum. Seçime yakın Gök kubbe de bir şiir programı olacağı haberini aldım ve afişleri görünce şok yaşadım. Davet edilen arkadaşların bir çoğunu tanıyorum, diğer programlarda beraber olduğumuz arkadaşlar. Kendi kendime dedim bizim bunlardan ne eksiğimiz var. Onların toplam eser sayısı benim kadar olacağını sanmıyorum, yüzeli kitabım var.

Hocam olarak, başkanım olarak seni aradım bundan haberin var mı ? diye . - Sende yok oğlum dedin ve şaşırdın. Dedim ki hocam madem bizler bir çok şiir programında yok sayılıyoruz gel bu programı protesto edelim sesimizi duyuralım ki yetkililerde yanlışlarının farkına varsın dedim. Sende tamam oğlum bu konuda hemfikiriz yapalım dedin, acizliğini de dile getirdin.

Ben bu arada Müdüre mesaj attım bir yanlışlık varsa düzeltsin diye. Isparta şairlerinin davet edilmediği şiir programlarını protesto ediyoruz, mevcut Başkan ve seçim için yarışan Başkan adayları da duysun diye. Bizim bu mesaj sadece yönetime değil diğerlerini de uyarmak istiyorduk. Müdürümden olumlu cevap alamadım. Biz bu programlarda hep yok sayıldık diye üzüntü duydum, üç gece uyuyamadım. Kararımız kesindi ama seni Müdür arayınca oraya gidip fikrini değiştirdin.Her ne kadar fikrini desende tutturamadın.

Beni Müdürün istemediğini söyledin. Ben sensiz hiç bir programı kabul etmiyorum, sende öyle demeliydin. Ben şöhret meraklısı değilim öyle olsaydı şimdiye kadar derneklere harcadığım la tüm kitabımı bastırırdım. Ben konuya bölgemizdeki tüm şairlerin faydalanması için açıklık getirmek istedim. Sen bir kaç arkadaşınla belki o misafir şairlerin arasına katılıp şiir okuyabilirsin ama benim hakkımı koruyamadığını anladığım müddetçe bende kendime ayrı bir çıkış yolu çizmek zorunda kalırım unutma !. Bu yanlışlar hazmedilecek gibi değil.

Sanat camiasına yapılan haksızlıklar beni kanser etti. Müdüre onu da söyledim rahatsızlığımı bildiğin halde nedense gönlümü alamadın dedim. Ben ( 2014 ) yılından bu yana kanserle mücadelemi sürdürüyorum. İlimizde ki KANSEV derneği adına da çalışıyorum. 3. kitap fuarında bize yer ayrılacağı sözünü aldık ama o güne kadar ben yaşar mıyım bilemiyorum. Ama olsun en azından kitabı olan arkadaşlarımız istifade ederler.

Isparta ilimde sanat dışında yapılan çalışmaları gerçekten taktirle karşılıyorum. Belediye Başkanımız : Yüksek Mimar Yusuf Ziya Günaydına minnettarım. Her ne kadar siyasi görüşüm olmasa da sanat adamı olarak Gül şehrimdeki güzellikleri bir kitaba aldıramadım. Arşivlerimde bakınca bir kitaplık daha Isparta şiirleri çıkıyor. Bu yayımladığım Isparta şiirlerini de imkanımla bastırdım,oysa diğer belediyeler bunu kendi bastırıyor.,

Bundan da kaç defa Müdürüme söz ettim ama bizleri umursamadı. Başkanımın belkide olup bitenlerden haberi yok onu suçlayamam. Ben ülkemin her yerine ulusal ve uluslararası programlara giderken sanat evime 500 metre yakınındaki Gök kubbedeki şiir programı akşamına davet edilmiyorum ne kadar acı. !
Üstelik o güzel mekanları ballandıra ballandıra şiirlerde anlatırken. Hocam umarım mektubumu okumuşsundur.
Ben yarın kanser hastalığımdan dolayı Tıp Fakültesi araştırma ve Uygulama Hastanesi Onkoloji servisinde olacağım. İlaçlarla tekrar film çekilmem gerekiyor. Eğer program sonuna kadar misafir arkadaşları ve sizleri göremezsem, benim adıma saygı ve selamlarımı söyleyin. Daha söylenecek çok şey var ama sizlere sanırım verdiğim bu bilgiler yeter, Benim Allah'tan başkasından da korkum yok, o yeter bana. Makam ve mevkiler her zaman geçicidir. Ama eserler kalıcıdır. Bir öğrencinin , öğretmenine mektubu ancak bu kadar anlamlı olabilir. Beni siz yetiştirdiniz minnettarım. Bana olan hakkınızı, hukukunuzu lütfen helal edin hoşça kal.

Ispartalı Zeki Çelik TÜRKİYE İLESAM il temsilcisi,
ZEKİCE KÜLTÜR ve SANAT EVİ KURUCUSU.

Zeki Çelik
Kayıt Tarihi : 20.12.2018 09:11:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!