bileylenmiş hançerlerin
keskin ucunda hırlar saatler
üç yüz bilmem kaçıncı şarkı bu
sen geleceksin diye
rollerini unutmuş oyuncuların
repliğinde kaybolan sözler
vuruldu içimde
ütülenmiş kırışıkların
açılmayan kırışığında saklı
deli doluluğu aşkın
olmuyor hiç
duvara kazınmış gidişlerin dönüşü
umutsuz çırpınışlarını ümidin
dibe çekti dalgalar
mavisiz denizlerde
gümüş grisi sıkıntısı
bekleyişlerin
üreyen sessizliğin gürültüsü
sağır ediyor kulakları
damarımda dolanıyor yalanlar
ötelerde içtiğin
kırmızı şarapların kekremsi tadında
dilsizliğimin dillenişi
fundalıklarda yaralanmış bir öfke
solur isyanlarım
küfrün bini bir para eder
alevler parlayınca
koparır esaret zincirlerini mahkum
kabarmış yalnızlığında
griden kora döner
sönmeye yüz tutan ateş
ölüm bile korkar olur
şerrinden serkeş şiirlerin
zıvanadan çıkar yürekte
sabırsız sevda
parçalanmış deli gömleğinden haykırır çığlığını
masal saatlerinde uyutulan çocuk
büyür…gözlerden ırak
vurur kırbacını sırtına düşlerinin
siler her birini
kimsesiz eski öykülerin
yeniden yazılır destan
yanar kızıl sayfalar ateşinden
23.06.2006
Atilla GülerKayıt Tarihi : 9.7.2006 16:35:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!