OCAK ŞİİRLERİ

OCAK ŞİİRLERİ

Fikret Turhan

bir '' ocak...'' vardı...
yılların başında,
soğukların altında...
çığlıklar atılırdı,
o aya varıldığında...!

bir '' ocak...'' vardı...
..

Devamını Oku
Hasan Sancak

En önemli problem
Bil çevre kirlenmesi
Tabii denge ile
Dünyamızın sönmesi
Temiz tut çevremizi
Ev ocak deremizi
Besinler çok önemli
..

Devamını Oku
Mehmet Tevfik Temiztürk

Bir yılda 4 mevsim var, ilkbahardan sonra yaz,
Sonra sonbahar gelir, kışın her yer bembeyaz…

Aylarımız da vardır, ocak, şubat, mart, nisan,
Mayıs, haziran, temmuz, ağustosa gel dayan…

Ağustos sıcak aydır, eylül, ekim, kasım var,
..

Devamını Oku
Mehmet Raşit Er

Ocak

Ocak’tır zemheri ayıdır,

öyle kıtlık kıran,

öylesine yoksulun canını yakandır.
..

Devamını Oku
Cafer İşler

Yukarısı göl alt tarafı ırmak
Dağları dolu nergiz zambak
Tarlaları bol mahsül verir kucak kucak
Aileler yerleşmiş ocak ocak

İnsanları hep güler yüzlü
Çok çalışırlar karıştırırlar geceyi gündüzü
..

Devamını Oku
Tarık Çıtak

Dünya denen bir handa nice yıllar tükettik
Ömür denen tespihten kalp kalbe sabır çektik

Sönüp giden şu ocak sensiz sıcak yanar mı
Benim güzel anacım,senin yerin dolar mı?

Umudumun ışığı,düşlerimin süsüydün
..

Devamını Oku
Meziyet Ak

Kanser denen illetin yok mu hakkından gelen,
Ev ocak yıkan derdin kim anlar ki dilinden.
Nice ev ocak yıktı bir ses geldi derinden,
Bu garip döndü baktı ses geliyor kalbinden.

Derdi çekenler bilir bir ocak daha yıkma Tanrım!
Gidene yazık denir ben kalana da acırım.
..

Devamını Oku
Ediz Karaoğlu

Bak işte utanmıyorum sevdiğimi söylerken küçük kız,
Ellerimin titreyişleri sevincimden olsa gerek,
Anlayacağın çok farklıyım iki ay öncesinden,
10 ocak oldu sevgilim, farkında mısın?
Şimdi sıcak tebessümlerin gözlerimin önünde her an,
Ve inadına, mutluyum diyişlerin,
Bak işte uykusuz geceleri birer birer azaldı bitanem,
..

Devamını Oku
Dinçer Çankaya

yetkili şairimiz yazarımız Dinçer ÇANKAYA yılın en iyi yazarı ödülünü aldı 10 ocak 2016 yılında izmir de 22 haber sitesi ve iki televizyonu olan kaya haber gurubunun düzenlemiş olduğu yılın en iyileri gecesinde ÇANKAYA yazmış olduğu çerxa feleké (feleğin çarkı) adlı kürtçe kitabıyla yılın en iyi yazarı ödülünü aldı başarılı yazarımız ve şairimiz şimdiye kadar yazdığı şiirlerle ve yazılarla birden çok ödül almıştır uzak bir sevda adlı şiir kitabının gelirlerin fakir öğrencilere bağışlayan ÇANKAYA ülke basınında ve kamuoyunda büyük bir sempati ile karşılanmıştı milli boksör Türkiye şampiyonu gururumuz Dinçer ÇANKAYA ya ödül veren kaya haber gurubu adına yönetim kurulu başkanı zakir KAYA ya teşekkür eder şairimize yazarımıza başarılar dilerizr
..

Devamını Oku
İhsan Uncuoğlu

Aşk Meşk
Aradığım güvendir aşkımın yok pahası
Severim duymam durmaz kaynana zırıltısı
Aç kolların iki yana el avuçlarında Tanrıya
Aldırma sarıl bana gel Altıntoplar doğacak
Aşkımız ortada yakarken seni beni ocak ocak
Meşk edelim gel kalemler diller kainat susacak,
..

Devamını Oku
Faruk Bakuri

Ocak mana kur ve kor
Beyt’tir ocak ,,ok vakur
Alem dad üstü yapı
Dad’sız bildiğin okur

adam ta-am ocaktır
okuz da kuz bucaktıır
..

Devamını Oku
Selçuk Yılmaz

İzmir in o eşsiz gün batımında
Bir gündü, aylardan ocak ayında,
Birden o apansız esintiyle geliverdi
Sesinde o akıl almaz ufkun derinliği vardı,
Yalnızlığım ve yalnızlığımı yırtan sadece o sesti,
İçimdeki ürperti, heyecan; delişmendi,
Sanki birden yer yerinden oynayıverdi;
..

Devamını Oku
Güneş Yağmur

Bir ocak akşamı İzmir sahillerinde
Dolaşmak seninle denize karşı el ele
Ellerin montumun cebinde
Bir dokunuşu paha biçilmez ellerin
Kordon, Karşıyaka hiç fark etmez
Yanımda sen vardın ya
Sözde üşüyorduk
..

Devamını Oku
Bayram Yelen

İmbikten Damlalar (24 Ocak 2012 Salı-Saat:21.05-22.30-Türkiye Polis Radyosu)
23 Ocak 2012 Pazartesi, 20:59 tarihinde Mehmet Nuri Parmaksız tarafından eklendi
İmbikten Damlalar (24 Ocak 2012 Salı-Saat:21.05-22.30-Türkiye Polis Radyosu)

DİNLEYİCİLERE HER HAFTA 18 KİTAP HEDİYE EDİLECEK.

24 Ocak 2012 Salı (Saat:21.05) Türkiye Polis Radyosu
..

Devamını Oku
Emrah Gürel

Bugün o kadar sıcak bir günkü anlatamam,
Dolaşayım dedim şöyle bir Eminönü'nü.
Çok terlemişim, belki bulurum keselenmeye hamam,
Temiz havasıysa boğazın en sevdiğim yönü.
Bugün 2 Ocak 1999 Cumartesi günü.

Şöyle bir Roma dondurması yemek geçti içimden,
..

Devamını Oku
İsmail Özabacı

Bu ben miyim diye baktım bu sabah
Benden yorgun aynama
Sonra gözüm ilişti takvimdeki son yaprağa
Ay ocak aynadaki simam bana yabancı

Ne zaman gelip kondu
Gözlerimin altına morluklar
..

Devamını Oku
Edip Demir

Ocak başında leğen hoh ho niriye niriye can
Oğlan gel beni beğen seni sevirem oğlan
Beğenirsen tez beğen hoh ho niriye niriye can
Sonra kalırsan ergen seni severim oğlan

Ocak başında maşa hoh ho niriye niriye can
Oğlan gel beni boşa seni sevirem oğlan
..

Devamını Oku
Hüseyin Cayıklı

böyle ilkbahar yağmuru gibi elime düşmemeliydin.ben sonbahardaydım.yeşilenmeden kurumuştu yapraklarım.surgün gibi bir mevsimdi.böyle gelmemeliydin.adına yakışan bütün güzellikleri hayatımda soyutlamalıydım oysa hep somut anlamında kaldılar.sebepsiz suratımın arkasında biraz iyimser biraz kemiren biraz dalgalı adam oturuyor oysa.böyle ilkbahar zamanı gibi geldin oysa kıştı mevsim.şimdi yokluğun bir ocak ayının soz zamanlarında esiyor.havaya bakıyorum biraz bulutlu yaşama dair sana bir yağmur ben akıyorum.
..

Devamını Oku
Duygu Yılmaz

Böyle kısa bir veda etmek yakışmıyor bana.Sense of Edessa'ya hiç mi hiç yakışmıyor böyle bir sevda ve o sevda kadar özlü veda.Sana bir teşekkürdür vedam. Sana teşekkür ediyorum.Seni tanımama izin verdiğin için.Seni yaşamak güzeldi, dost ağızlarda da olsa. İsminin başına yaşadığım duygulardan çok daha farklı sıfatlar getirmek de güzeldi hiç kuşkusuz.Riskini yaşamak güzeldi.Seni tanıdım ve gözlerimdeki ışığın rengi değişti.Belki de o hiç ortaya çıkaramadığım ışığımdı ama benimdi.Seninle ortaya çıkandı, ışığımdı.Seni, yazılarımdan bilenler seni soruyorlar, kim olduğunu, ne olduğunu.Hayatım boyunca herşeyin en zoruna kaçtığım için çevremdekilerin de en zorunu seçmişim ben! Seni anlatabilsem herşeyinle, herhangi birine güler geçerdi bana.Öyle ki ben bile seni içime anlattığımda kahkahalarla gülüyorum benliğime.Bu deli edebilecek bir duygu. İçimdeki herşeyi saklamamın nedeni de budur belki.Gözlerimin içinden başkalarının gözlerine akacak, beni bırakacakmışsın gibime geliyor.Sen de biliyorsun ölmek var dönmek yok artık.Senin için savaşamam.Seni sevdiğimi duysan da savaşmamı isteyemeyeceksin zaten. Sen, sadece bir ütopya olarak kalmalısın bende.Seni bir ütopya iken buldum, ütopya iken de bırakmalıyım... Geceleri ay çıktığında düşünüyorum seni.Keşke ay yüreğime tüm sihiriyle değse ve baştan yaratsa beni.İşte o zaman yine seni sevsem de en azından bu berbat talihi birkaç esirle paylaşabilirdim.Seni sevmek, havasız kaldıktan sonra nefes almak demek.Hiç gururum olmasaydı kalbini ve gözlerini yanımda taşırdım.Ve yine hiç onurum olmasaydı seni sevmemin sonuna nokta değil virgül koyardım.Tanıdığım tüm insanları üstine serptim biraz olsun sön, içimi yakma diye.Yetişemedim.Yaktın kalbimi, küle çevirdin, kimseleri içine koyamadığım yüreğimi bana bile sormadan kapkaranlık bıraktın.Gözlerinden aldım ben tüm yağmurları.Gözlerin ıslattı yine yaktığın yüreğimi.İklimimi şaşırdım.Her sevda bir ömürmüş! Benimlesin yaşadıkça. Sen benim sabah çayımsın.Böylesine birleştirmişken seni yaşamımla, her sabah biraz daha unutsam da seni nasıl çıkacaksın aklımdan? Herşeyi unutur insan biliyorum ama ne olur çabuk olsun.Tükeniyorum, eriyorum bilesiniz ey dostlar.Hayatını bir başkasının hayatında yaşamak ne zor.Ölmek ne kadar kolaysa unutmak da o kadar kolay... Ölmeyi nereden bilirsin deme! Her gün aklıma geldikçe sen, ben ölüyorum zaten.Umarım ki karşılaştığımızda gözlerimin içine bakmazsın.Bendeki ''sen''i çekersin belki de.Nasıl yaşarım sonra ben? Uykusun, ekmeksin, susun benim için. Sensiz ben bir hiçim.Yazmadıkça yaşayamıyorum.Yazılarımdaki labirenti kimse çözemez kolay kolay.Çözebilen de seni bulur zaten.Tehlikelisin benim için biliyorum. Seni sevmek haram bana.İçimde kalmalısın.Yüzün sadece ay ışığında birleşmeli sevgimle.Sana sadece bir defa sahip olsaydım, bir kez sarılsaydım sana benim olduğunu bilmenin feryadı içinde, Ocak daha bir Ocak olacaktı şimdi.Biliyorum. Yine unutacağım doğduğum günü.Yine geçmeyecek içten selamların sayısı seni düşünmediğim günleri.Unutacağım yine yılımın en çaresiz, en sürgün gününü, doğum günümü! Bilirsin! En sıkı hüzün kutlar doğum günlerini.Fırlar içinden insanın sıcacık bir acıyla.Ay ışığını evine kabul eden deniz gibi parıldar önce yüzüne, sonra da dalgasını sürer aşık olmanın gizlice.Ama bil ki bir seni unutmayacağım yaşamım boyunca, bir de bana kendi dünyanı yaşatırken dünyaları devirip gittiğini.Öleceğimi anladığım an sana ulaşıp seni sevdiğimi söyleyeceğim.Sen öyle bir yer kaplıyorsun ki yüreğimde ne söküp atmak kolay ne de bağıra bağıra seni sevdiğimi söylemek dağlara! Ama inan hala gözümün önünde gülümseyişin ve hala hissediyorum sırtımdaki bıçağın acısını! Yıllar önce bir krizantem tarlasında bıçaklayıp gittin beni.Ne adın kalır geriye ne sevdan kalır zannediyorken demir attın hayatıma.Kalbimden vurmadın beni ey zalım! İsmini kazıyıp derime kayıp gittin sensizliğe.Yazmak zor, yazmak ölüm.Yazmak basit seni yazının ortasına otutturmadıktan sonra.Ve yazmak basit inan bana, sana tamamıyla sahip olmadıktan sonra.Gizlimsin, bilmemeli kimse seni benden başka. Sevdalar yalan sanmalı yaşattıklarını.Koydu bana gitmen.Hiçbirşey yaşamamışızcasına bırakıp gitmen beni! Sinirimden yazamıyorum sana.Bu duygusallığım bitecek bir gün. Biliyorum, bitsin.Aşkımdan içim titrerken gururu da yarası kadar ağır bir serçe gibi serildim ayaklarına. Tüm aşkınla tekmeledin beni.Belki de o yüzden bu kadar ağrıyor hala yaram! Sen nasıl birşeysin ki sana yazılarımda bile sahip olamıyorum.İnsanlara sırrıma dair tek kelime bile edemiyorum.Bu terkedilmenin zehiri değil. Her zaman giden mi suçludur diye düşünüyorum. Giden ölür belki ama asıl gömülen kalandır. Gittin, gittin ve beni bitirdin.Şafak sökerken Urfa'yı hayal ettiğim gibi hayal ettim döndüğün günleri.Ama hiç şafak sökmedi Urfamda.Belki de benim için bir çiçeğin özündesin şimdi.Belki de senin de kocaman bir krizantem tarlan var.Ben mi sana sahip olamadım bilmiyorum amma inan şimdi seni, sen olduğun için kıskanıyorum.Yaşayan ölüler ülkesinden her şafak sökerken bir buket krizantem yolluyorum sana.Krizantemlerin üstündeki kanlar ne diye sorma.Onlar kalbimin kanayan yarası...
..

Devamını Oku
Ahmet Emer

Ergenekon Savcısını Tanıyor muyuz?
Vural Savaş
Onursal Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı

5 Ekim 2008 günü sabahın erken saatlerinde bir dostum kapımızı çalıyor.
'Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz, tam tahmin ettiğim gibi bir kişi,
bugün çıkan Aydınlık Dergisi'ni al ve acele oku' diyor.
..

Devamını Oku