Son cigara dumanı nefes darlığına koşarken
Kafes ardında inmeyi bekler türküler
‘Bu da gelir, bu da geçer ağlama’’
Ezberdeki dualar dile düşmemiştir henüz
Ecelle dalga geçilmede belli ki
Gülen gözlerle korku atlatmaca
Sırt sırta, omuz omuza değmiş
Son duyulan’’selametle dön’’
Son okunan’’selametle...’’
Son nefesse kim bilir nasıl, nerde, her an
Karanlık dehlizlerde kömür ışıltısı
Siyah kar olur çatlak avuçlarda
Üşütürken yakar tenleri
‘’ Ekmek almayı unutma! ’’
Bu ses umut…
Bu ses ekmek teknesine vurgunluk
Emekliliğe ermenin dayanılmaz hafifliği…
‘’Baba sakın geç kalma! ’’
Çocukluğuna dönüş yeniden
Umut umuttur;
İyi gelir…
Ocak ağzına doğru yürür ışıklar
Akıllarda sonuçların ağırlığı
Eller kaderciliğin hafifliğini tartar durmadan
‘’Işığa çıkmam lazım’’ atar yüreklerde
Bebek kokusu tüter buram buram her damarda
Başkaya benzemez çileli sevinçler
Ölüm provasınadır her zilin çalışı
Ondandır’’ sabrımı çiğnetmem! ’’ çığlıkları
Direnmek; onurlarıdır.
Kaçak göçek kayıtlı kuyutlu fark etmez
Yer altında siyah, üstünde yeşil olur
Can kafesleri boğazlarında zaten
Bedavayadır kıymetleri;
Beddualarını almaya gelmez!
Kayıt Tarihi : 1.11.2019 23:03:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
8 Kasım Kömür Haftasına ithafen yazıldı..
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!