O Söylüyorsa Doğrudur- Garib Çoban

Bil ki senin kendin de bir hayalsin.
Seninle duada b/eklenen şimdi şems vaktidir.
Kerbela’da aşk hâlinde solmaya yaklaşmış Hüseyin’im.
B/akanlar bana gövdemi görürler.
Dinlemeyi bilirsen; dağ, taş kelâm olur.
Ben b/aşka yerdeyim sonbaharda savrulan yapraklar gibi.
Katından bize bir rahmet ihsan et Rabbim.

İnsan, kâmil görmezse kendini birşey zanneder.
Vaktin çiçekleri darıldıkları suya kendiliğinden eğilişleri vardı.
Algıladığın ve kendine söylediğin her şey, bu.
Ben değilim sözü de bir hayaldir.
Ya senin içinde ne var!..
İnsandan daha ziyanda olan kimse var mı?..
Katından bize bir rahmet ihsan et Rabbim.

Ve öyle yorgun, öyle yorgun ki bir ekmek gibi ufalanmış, dağınık.
Unutamadığınız o cümle neydi?..
Unuturlar seni biçare, hemen ölmeye gör.
Öyle ki tüm varlık âlemi, hayal içinde hayaldir.
Dualar edebiliyorsam, her şey idim, hiçbir şeye değmezmiş.
Aşkın şarabından içene yari hayatıdır!..
Katından bize bir rahmet ihsan et Rabbim.

Bilgili birine rastlarsanız bilginiz,ahlaklı birine rastlarsanız ahlâkınız.
Allah korkusu ve itaati ile dolu birine rastlarsanız imanınız artar.
En nihayetinde gözün kaderi görmek değil, ağlamaktır.
G/özyaşları görünenlere perde indirdiğinde, gözün aslını ortaya çıkarır.
Göğsümü yarılmış görüp ey hekim tedaviye kalkışma.
Merhemin zâyi olur.
Katından bize bir rahmet ihsan et Rabbim.

Zirâ bende iyileşecek yara yoktur.
Hasreti vuslat bilenler teheccüt vakti duada.
Dünyalık birine rastlarsanız dünyalığınız artar.
Birlikte yürüdüğünüz insanlarla hemhal olur sonra bir hâl ölürsünüz.
Belki bir gün kalbimi yormayan birine denk gelirim diye yaşıyorum.
Zaman kıyısı olmayan bir ırmaktır.
Katından bize bir rahmet ihsan et Rabbim.

Yaşattığını yaşamadan ölmezmiş insan.
Elbette O yüreklerin ta içini bilendir.
Hiç mi aklınıza gelmiyor bu söz.
Nerede bir mazlum görsem, kendimi zâlim hissederim.
Hiç mi korkmuyorsunuz yaptıklarınızdan.
Gökyüzü, belki de insanlardan uzak olduğu için bu kadar güzeldir.
Meğer ne çok yanarmış canı insanın, baktığı yerde göremeyince görmek istediğini.
Katından bize bir rahmet ihsan et Rabbim.

Biliyorum bir gün dayanamayacak küçük kalbim.
Üç kere iç çektiysem bu dünya da biri sanadır.
Affeden, alttan alan, arayan, yanlış anlamamaya çalışan taraf olmayı sırf Allah rızası için yapıyorum.
Tahammül ettiğim hiçbir şey, hiçkimse buna değer olduğundan değil.
Arkamı dönüp inandığım ve güvendiğim her şeye veda edeceğim.
Rabbim yanık bağrımı teselli edecek bir inşirah gönder.

Neye içerlediğini bilmeyen bir küskünlük hâli.
Sonbahar geliyor ey yüreğim!..
Allah’ım beni, birinin kalbinde ağrı olup da şikayet edilen biri kılma.
Biz sevgili ile beraber oturmuşuz da sevgili nerede deyip durmaktayız.
Sen söyle, biz Eylül’den b/aşka bahar mı gördük!..
Herkese, uykuya, her şeye kırgın üstelik teheccüt vakti dua’sız ruhlar.
Rabbim yanık bağrımı teselli edecek bir inşirah gönder.

Ölüm her an ensemizde olduğunun bilincinde olduğumuz hâlde.
Hâlâ dünyevi menfaatler peşindeyiz.
Ah o lanet olası gururumuz yok mu!..
Özlediğimiz ama kırgınlığı bir kenara atıp.
İki günlük dünya ya hû gel şeytana inat.
Sevelim konuşalım kaynaşalım diyemiyoruz!..
Rabbim yanık bağrımı teselli edecek bir inşirah gönder.

Vay insan sandığımız hâlimize!..
Nasıl bir rüya ki öylece geldi ve geçti, anılara bakar olduk.
Ey sevgili, kabrin pür-nûr ola.
O fotoğraf neler anlatıyor neler, çok özlüyoruz bizi.
Dost dost dertlere dermanım
yâr yâr dilde nihânım.
Andolsun insanı biz yarattık ve nefsinin kendisine fısıldadıklarını biliriz.
Ve biz ona şah damarından daha yakınız. Kaf-16
Rabbim yanık bağrımı teselli edecek bir inşirah gönder.
{Y.ed - Kalp Sırrına Erenler Albümü}

Engin Demirci Şiirleri © Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.