bir masalı
ellerimle parçaladım hikayelere
kimse görmedi
gökten üç yıldız düştüğünü…
kırmızı kırmızıyı kesti
birden büyüdü uslu çocuklar
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Şiir ona olmasa da bir şekilde ondan geçiyor elimeler.. Bu şiirin kaprisi olsa gerek..
kelimeler güzel harmanlanmış. tebrikler
mehmet şakir karataş
Aslında şiir yazmak bence yorum yazmaktan çok ama çok daha kolay.Bazen bu kadar güzel bir şiiri
müziğinde algılamak gerek.Reşide Sarıkavak Nev'i şahsına münhasır bir şiir dehası. Bu şiiri analiz etmek doğrusu işime gelmiyor lezzetini bozarım korkusuyla. Yüreğinize ve kaleminize saygıllarımı iletin lütfen.
O' na değilse benim olsunlar ...her ikiside şiir gibi şiirler :))
noktadan önceki son virgül, köprüden öceki son cikis gibi bir siir ;-) çok güzeldi ellerine sağlık.
Uslu çocuklar sonunda başardı..Güzel dizelerdi.Yüreğine Sağlık Sevgili Reşide.
Çok güzel bir şiir daha.
Tebrikler
birden büyüdü uslu çocuklar
Hep küçük kalmayacaklardı ya..
tebrikler
ÖFKE;en şiddetli,en ilkel ama en insanca duygu.
..............kırmızı kırmızıyı kesti
birden büyüdü uslu çocuklar .............
sevgili burmakız,
bilmiyorum hangi ruh halinle yazdın bu güzel şiiri.bu senin özelin.bana bu şiirden akanlar,benim masalımın öyküleri.
öfkeyi kırmızıyı kırmızıya kestirerek anlatabilen oldu mu bilmiyorum.^^^^^^^^ birden büyüdü uslu çocuklar^^^^^^^^uslu çocukların büyüdüklerine inanmıyorum,ne kadar yazsan da.onlar belki uyandılar sadece.kaç yaralı çocuk taşırız içimizde?kaç yaralı hayvana dönüşür onlar masum ama öfkeli.neyle doyururuz onları?nasıl?
nasıl barışırız gece üç suları uykularımızla?kırmızının kırmızıları kestiği zamanlarda sırtını döner uykular ve saldırır doyurulmamış bütün kara koyunlar.aklın öldüğü yerde başlar,masal kesik yerlerinden kanamaya.
...............
bir masalı
ellerimle parçaladım hikayelere
kimse görmedi
gökten üç yıldız düştüğünü…
................
neresine düşüyordu üç yaş burmakız'ın hikayesi bu masalın?nasıl acıttılar örmeye başladığın masalın kelebek kanatlarını çiğnerken senin düşlerini göremeyenler?neresinden yırttılar altından geçmek istediğin gökkuşağının?kimler söktü masalındaki masum dileklerini astığın dilek ağacını kökünden?
yazmak istediğin kendi masalını yırtıp kimler dayattı
sana ait olmayan sufleleri?
büyüdüğünü sandığımız,büyümesini istediğimiz ama büyümesinden de hep korktuğumuz uslu çocuklarız,takvim kaçı gösterirse göstersin.hala gönlümüzü bağladığımız yıldız uçurtmaları kimselere göstermeden düşlerimize düşürürüz.her düşen yıldız parçaladığın masalın izdüşümleri.
hangi hikayesindesin o masalın?ya da o hikayeler masvavi boyadığın huzur masalının kara delikleri midir seni hep gece üç sularında içine çeken?
ne zaman birine ağlar ki insan sevgili burmakız?^^O^^dediğin ruhuna giydiğin bir öykü sadece.içinden kendini çıkarınca o öykünün, ne kalır geriye?o yüzden^^Ô na da ağlayamadın.
ağlamak;arınmak değil midir?yıkamak değil midir ruhumuzu ve içimizdeki tortulaşmış acıları.gülmek;kendi renklerinle boyamak kendi masalını.sana gülmeler diliyorum.
ihsan arı
Masal farklı bir yazım türüdür. Hikaye daha farklıdır.
Masal, hikaye asla olamaz. Ki hikayede asıl nokta gerçek mekan tasviri içinde geçer.
kurgu yanlış.
Zaman zamirini dizenin başında kullanacaksanız 'birden' gibi
o zaman, özne başta olmalıdır. Bu en basit şiir kurallarından biridir.
gece üç suları doğru bir deyimdir.
Ancak, 'üç sularımı' diye bir cümle henüz icat edilmedi şiirde.
gökten kelimesi fazla.
Hoş, yıldızları dibinde aranmıyorsanız
Bedbahtın.
Bu şiir ile ilgili 42 tane yorum bulunmakta