O Kayıp Şehre…
Gökyüzüne toz zerresi, gibi dağıldım.
Beklenmedik bir yangın sonrası, küllendi yüreğim.
Geçmeyen, huzursuzluk dört yolunda,
Her saptığım yön, çıkmaz sokaktı…
Kayboldum, bilmediğim duyguların diyarında,
Sallanan bir dal gibi kırılmaya yüz tutmuş,
Güçsüz bedenim savruluyor, bilinmeyen yarınlara,
Ve yalnızlığın köprüsünden, kaç kere geçti kim bilir…
Görmüyor aşk sevdiğimin, gözlerinden beni,
Ne yapsam da vurgun yüreğim, ateşlerde yanıyor.
Bir mağaraya saklanan ruhum, adak gibi bekliyor,
Aydınlığı siliyor, siyaha boyuyor güneşi,
Yaşamak bu kadar ağır gelmedi, nefesime,
Çıplak ayakla koşuyorum, rastgele suskunluk yokuşunda,
Bağırıyorum, haykırışım, sessiz bir melodi oluyor.
Nağmeler akıyor, damarımdan kan yerine,
Ve bitti diyorum, bir rüzgârın yüreğinde atıyorum.
Alıp götürüyor beni, o kayıp şehre…
Oktay ÇEKAL
15.07.2011-0125
Kayıt Tarihi : 18.7.2011 17:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)