O Günleri Özler Olduk Şiiri - Mustafa Av ...

Aksaray Ortaköy’e bağlı Çatin’dir köyüm
Türkoğlu Türk’tür öz benliğim boyum
Mehmet Paşaoğlu’ndandır benim soyum
Tatlıydı Eski günler o günleri özler olduk

Caber’dir mahallem Hasanlıdır Sülalem
İrtibatımı kesmem bilir bunu El âlem
Köyümü severim hep gönderirim selam
Tatlıydı Eski günler o günleri özler olduk

Odası vardı hanedandı Hüseyin dedem
Herkes severdi babam, başkaydı tadın
Babam Selahattin anam Döne kadın
Tatlıydı eski günler o günleri özler olduk

Çocukluğum Geçti Kocaöz ’de karşıbağda
Çok Kuzu güttüm Yellide sivri dağda
Çifte Bel salladık yenicede koca bağda
Tatlıydı Eski günler o günleri özler olduk

Kır atıma biner giderdim kürdün özüne
Gandaktan balıkları tutardım bir dizine
Meşe odununda pişirirdim gezine gezine
Tatlıydı Eski günler o günleri özler olduk

Okulda öğretmenden çok korkardık
Hem korkar hem yaramazlık yapardık
Okuldan gelince mahalleyi birbirine katardık
Tatlıydı Eski günler o günleri özler olduk

Cumalı Köyünün çocukları ile taşlaşırdık
Kolumuzdan bacağımızdan yaralanırdık
Yaralarımızı bez bulamaz Çaputla sarardık
Tatlıydı Eski günler o günleri özler olduk

Öğretmen okulda gizli başkan tutardı
Başkan kimi sekide, sokakta görse yazardı
Yediğimiz her gün sopa her gün azardı
Tatlıydı Eski günler o günleri özler olduk

Okulda suçu olanı öğretmenler döverdi
Şikâyetçi olsan birde ana baba döverdi
Eti senin kemiği benim adam et derdi
Tatlıydı Eski günler o günleri özler olduk

Ben ayakkabıyı ilkokula giderken gördüm
Sağ ayakkabı bulamadık iki solu birlikte giydim
Övünürdüm benim ayakkabım gibi yok derdim
Tatlıydı Eski günler o günleri özler olduk

Para bulamazdık Evden Yumurta çalardık
Neşet emminin bakkalından şeker alırdık
Hırsızlık yaparken yakalanır ceza alırdık
Tatlıydı Eski günler o günleri özler olduk

Kocagöz’de elmalık vardı elma bol olurdu
Elması olmayanlar oradan elmasını alırdı
Herkes hatır nazdı, hatır gönül nedir bilirdi
Tatlıydı Eski günler o günleri özler olduk

Yılda birkaç kez koca özde çamaşır yıkanırdı
Kil dökülür, tokaçla çamaşır kirden arınırdı
Çamaşırlar kurusun diye çalılara serilirdi
Tatlıydı Eski günler o günleri özler olduk

Akılganlar akıtılır Buğday taştan temizlenir
Değirmenlikler hazırlanır değirmene gidilir
Değirmende sıra çok olur, nöbet alınır
Tatlıydı Eski günler o günleri özler olduk

Okula kadar pantolon nedir bilmedim
Entariden başka bir şey giymedim
Bit vardı Pire vardı Hastalık görmedim
Tatlıydı Eski günler o günleri özler olduk

Peçete kâğıt mendil yoktu yağlık alırdık
Çoğumuz ’da yağlık bulamaz çare arardık
Burnumuz akardı kollarımıza silerdik
Tatlıydı Eski günler o günleri özler olduk

Kahvaltı çay yoktu ne bildik ne gördük
Peynir yerine akşamdan kalanı yerdik
Bunları bulduğumuza hep şükrederdik
Tatlıydı Eski günler o günleri özler olduk

Kaşık ağaçtan kap kaçak çömlek çanaktı
Her gün tandır yanar tüplü ocak yoktu
Fasulye çömlekte pişerdi lezzeti çoktu
Tatlıydı Eski günler o günleri özler olduk

Güzden Firekten Biberden turşu kurulur
Bulgurlar kaynatılır dam başına serilir
Perşembe günleri evden cumacelik verilir
Tatlıydı Eski günler o günleri özler olduk

Odamız vardı yaşlılar odada otururlardı
Kadınlarımız her gün ekmek pişirirlerdi
Gençler odaya evlerden yemek getirirlerdi
Tatlıydı Eski günler o günleri özler olduk

Odalarda Siyer nebi kitapları okunurdu
Kadınlar tarafından heybe çuval dokunurdu
Mektuplar okuryazarlar tarafından okunurdu
Tatlıydı Eski günler o günleri özler olduk

İşler komşuyla yardımlaşarak görülürdü
Fakirler gözetilir harmanda öşür verilirdi
Komşular arasında varsa sorun çözülürdü
Tatlıydı Eski günler o günleri özler olduk

Erkekler odada kadınlar evlikte otururdu
Soğuk havada ayaklar tandıra sokulurdu
Uzun kış gecelerinde masallar okunurdu
Tatlıydı Eski günler o günleri özler olduk

Kavga dövüş olsa da karakola gidilmezdi
İki kişi araya girince hatırları yıkılmazdı
Öyle uzun uzadıya küslük sürdürülemezdi
Tatlıydı Eski günler köyü özler olduk

Mustafa’m anıların saymakla bitmez
Giden gitmiş ne yapsan da geri gelmez
Akrabasını unutan, köy kıymeti bilmez
Tatlıydı Eski günler Köyü özler olduk