O Gün Trablus’taydım.

O Gün Trablus’taydım,
Halkın birçoğu aç ve yoksuldu.
Bilgisiz, sıradan birer kuldu…
En başta oturan zevki sefa içinde,
Batıya bir uşak, batıya bir kuldu…
…
O Gün Trablus’taydım,
Yeni bir sabaha uyanırken Afrika,
Bir İngiliz ajanın dudakları yılışıyordu,
Bir çatıdan etrafı gözetlerken…
O yeni olayları kaşıyordu
Bir kanser gibi yayılırken tefrika…
…
O Gün Trablus’taydım,
Nat-O’nun çikolata yüklü uçakları,
Bombalar yağdırıyordu,
Patlamalar görülüyordu…
Toz-duman ve parlayan alevler,
Yangının ardında,
Birer harabeye dönüyordu evler…
…
O Gün Trablus’taydım,
Yedi yaşındaki bir çocuğun
Gözlerinden korkular ve yaşlar dökülüyor,
On yedi yaşında genç bir kızın,
Sağ bacağı yerinden kopuyordu…
Bunu seyreden kâğıttan bir asker,
Ayakta dinelirken bayılıyordu…
…
O Gün Trablus’taydım,
Havada yırtıcı kuşlar dolaşırken,
Sokaklar yeniden ısınıyordu…
Tunus ve Mısır gibi Libya’da,
Yeni Ömer Muhtarlar doğurmak için
Analar kızgın güneşler soluyordu…
…
O Gün Trablus’taydım,
İngiliz’in, Fransız’ın bir hesabı vardı,
Yanlarında bir de usa patentli kasabı vardı…
Dünya hali bu, ne olur belli olmaz…
Bazen evdeki hesabın hükmü,
Belki de ancak çarşı-pazara kadardı…
…
Ant - 150411