O Eylül Gününe Dair Şiiri - İsmail Akyüz

İsmail Akyüz
247

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

O Eylül Gününe Dair

Bir nefes almak istedim bu sıcak eylül günlerinde
biraz serinlemek biraz da insan içine karışmak
sıkıldım kaç gündür tıkılıp kaldım evde
bitmiyor okunacaklar yazacaklar
ev işleri tamir edilecekler
hepsi arka arkaya dizilmiş sözleşmiş gibi
hazırlandım hemen gözlük telefon elimde
küçük çantama bir iki kalem koydum
bir kitap bir de defter
bakarsın yazarım aklıma düşerse bir şeyler
hayaller Paris yüreğim pır pır
gören de bir kaç günlük geziye çıkıyorum sanır
ikindi yeni okundu daha birkaç dakika oldu
çığlık çığlığa sanırsın tüm mahalleli işitme özürlü
eminim sağır sultan bile duydu
bir çay bahçesinde oturmak var aklımda
bir ağaç gölgesine gizlenmiş küçük bir masada
birkaç ta insan olmalı etrafında
şanslı günümdeysem sessizlik biraz da

Vadi uzaktan oldukça çekici görünüyor
bir orman olmasa da çöldeki vaha tadında
irili ufaklı ağaçlar çimenler rengârenk çiçekler
bandosuz bir kalabalık beni karşılıyor
sevinsem mi üzülsem mi bilemeden şaşırıyorum
seviniyorum herkes hayatın içinde
üzülüyorum ne kadar çok boş insan var
üretime katkı sağlamayanlar sağlayamayanlar
bayram değil seyran değil iş çıkış saati değil
hadi ben işten atılmış mecburen emekli
mutsuz ve umutsuz bir patrondan son bir hatıra
Kemal Sunal‘ın filmindeki duvar yazısı geliyor aklıma
birden
“İşçiler kardeş patronlar kalleş!” gülüyorum kendi
kendime
bir yere oturmak için yürüyorum meraklı gözlerle
öğrenciler okuldan yeni çıkmış olmalı
onlara sözüm olmaz gelecek onların gelirse
çimenler piknik yapanlardan geçilmiyor
iyi ki mangal ve pijama yasak
bir kaç sevgili ağaç altlarında bakışmakta
oyun parkları ayrı bir dünya
miniklerin çığlıkları sarmış her yanı
çay bahçeleri kafeler ağzına kadar dolu
oturacak bir yer bile yok bırak masayı
bir hayal kırıklığı beni hızla içine çekiyor

Bir bank görüyorum az ileride
güneşin altında bir ucunda bir adam
dudaklarımda bir merhaba boş tarafa oturuyorum
güneş hoş geldin diyor tüm sıcaklığıyla
adam oralı değil dönüp bakmıyor bile
sararmış parmaklarında yarım bir sigara
karartmış enseyi bakışları yerde
herhalde lanet bir gününde
ısrar etmeye gelmez herkese de
tiryakinin sigarası da hep duman duman
esen yele gönül vermiş belli onunla firarda
çok geçmiyor burnuma varması
kokusuna dayanmak çok zor söyleniyorum
duysun diye güya kendi kendime
bakışları benden yana dönüyor gözler zindan kaçkını
ayan beyan ortada niyetler duman olmuş
belaya yol almakta
sağduyum İsmail yürü git diyor uyma şeytana
yüreğimse delikanlı ayaklarında zor bir seçim bana
telefonumun sesi hayatı kendine geri getiriyor bir anda
iki komşu karşıdaki çay bahçesinde bana gel diyorlar
usulca kalkıyorum banktan yürüyorum dostların arasına
oturuyorum merhabalar hatır sormalar
iyi insanlar ikisi de emekli biri
milli eğitimden diğeri ordudan
çaylar söyleniyor tavşankanı arama
demi yerinde olsun yeter
bir süre konuşuyoruz siyasetten
pahalılıktan depremlerden
sonra izin istiyorlar kibarca
köroğlu bekletmeye gelmez diyorlar

Sanki gidişleriyle birlikte
yalnızlık renginde bir hüzün doluyor içime
sen beklemiyorsun artık beni
kapalı tüm bekleme yerlerim
beklemek isteyenleri de ben beklemiyorum
ne zor bir denklem içindeyim değil mi
çevreme bakınıyorum sanki biraz tenha
ama yine de hatırı sayılır bir kalabalık
güneş Tekirdağ taraflarında kızıla bürümüş ufku
burada ise hafiften bir karanlık
akşamın afyonu patladı ya
birazdan yanar yaşam vadisinin tüm ışıkları
hayat yoluna devam eder
biraz neşe biraz da keder alır gider insanları
şimdi bir kahve içmenin tam zamanı
bir başına bırakmak için anıları

İsmail Akyüz
Kayıt Tarihi : 11.1.2022 13:53:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

İsmail Akyüz