O Bir Butimardı Denizin Gözlerinde Ölen

Saadet Ün
(1963 -Urfa) Hayatın tamamı: Bir nefeslik...
104

ŞİİR


26

TAKİPÇİ

O Bir Butimardı Denizin Gözlerinde Ölen

……………………………...Gürkal Gençay Anısına…

he canım!
dar vakitlere elvedalar sığmazdı, bilirdin;
zerdüşt çığlığına ölümleri biriktire biriktire
“gitme! derdin,
giderlerdi
ölürdün…

he canım!
kimse bilmezdi de öldüğünü kedilerinden başka;
ama ben,
bilirdim.
nerden bildiğimi sorma!

bilirdim;
kanamalı coğrafyamın bilmem kaçıncı hissi
“ağlıyor! derdi, ağıtlar yaka yaka
inlerdim;
ve anlardım ki,
annesiz gecelerde
başına yıkılırken o dört duvar
yine ölmüştü
saçlarına konan kelebekler…

şimdi;

seninkisi de “zengin kalkışı oldu! desem, değil
çünkü bilirdin,
her köşe başına düşerken kırlangıç yüreğin
açlığı da,
sigarasızlığı da…

hey!
sen!
“sevda kekemesi
sana diyorum, sana!
az bir dur,
bu ne acele?
bak!
kediler de istemiyor gitmeni
ve dahi tüm dilsiz canlılar ki, hepsi
sahipsiz kalacaklarından korkuyorlar
ve de yaralı…

kedilerin diyorum, kedilerin!
çok özleyecekler seni.
tıpkı, diğer dört ayaklılar,
ayaksızlar;
kanatlılar,
kanatsızlar;
yerdekiler, göktekiler, sudakiler
ve topraktakiler gibi…

ne!
topraktakiler mi dedim ben?

lütfen, hoş gör,
dil sürçmesi işte!
hem değil mi ki,
“hafıza-i beşer nisyan ile maluldür

hem bakarsın,
ay yüzlü bir dilber de özlemeye başlar seni/ üzülme!
ya da
gözlerinde öldüğün
o vefasız, deniz…

şiirlerin;
onlar da çok özleyecekler seni
ve yağarken gökten çok güzel bir gri
konup duracak pencerene eterdik kuşlar
hey!
hâkir dérvîş!
nerdesin?
diye diye…

oysa hiç bilmeyecekler
hâkir dérvîş''in
anılarını
toprağa gömmeye gittiğini…

ve bir de,
“abicim dediğin de çok özleyecek seni
içimde üşüyüp duran
o lâl kesmiş çocuk gibi...

çünkü biz,
vefalıyız!

/ah!
yine düştü bir şairin dalından
can yarısı şiirler!
her dize
sus pus şimdi…/

he canım!
haklısın;
kırgındın ve de yorgun.
çünkü her aşk yarım kalmıştı ve o çok sevdiklerin
ya ölmüş,
ya da bırakıp gitmişti seni bir uçurum kenarında.
ve soluk alıp-verme savaşlarında yıkılıyordun en çok
gözlerinden korkuyordun sonra, çirkinliğinden
çizerken aynalara intihar hayallerini…

oysa,
gel demezdin, gelirlerdi!
git demezdin, giderlerdi!
yaralarından habersiz
yıkarlardı koca dünyayı başına,
kanardın!

ama ben…
ama ben…
ama ben sana git demedim ki!

hem,
kim oymuş ki gözünü kendi parmağıyla!
ki;
ben de oyayım…

sen,
heyy!
yattığı gaflet uykusunun kan gölü deryasında,
inançsız korsanı oynayan çocuk!
/ki, bunu diyen ben değilim;
“Karam başlıklı şiirinde,
sendin itiraf eden Puda''ya…/
demedim mi sana,
“merhametin olduğu kalpte, Allah da vardır diye.
yanılmamışım!
ne güzel…

ki, “Fe deâ rabbehû ennî maglûbun fentasır diye
dua eden de sensin!
not düşerken sessiz sedasız
hayatı''m dediğin yerde…

gittin;

rebi-ül-evvel kâmer''inin on bir''inde gittin.
ki, muhtemelen
on bir''i, on iki''ye bağlayan gecede
yine dua etmiştim sana.
ki can kuşunun uçtuğundan habersiz
ve kendi günahlarıma
ağlaya ağlaya…

gittin;
“hoşça kal demeden gittin.
oysa sana, / uzun uzadıya
anlatacaklarım vardı daha!
şiirde gizli
o, “iki gülün hikayesini...

ama
gittin;
...
...
oysa çay içecektik daha!

S.Ün – 03.04.2014

Saadet Ün
Kayıt Tarihi : 3.4.2014 06:58:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


 Şiir, 12.01.2014 tarihinde hayata veda eden şair-yazar Gürkal Gençay anısana kaleme alınmıştır. Bu şiir bir vefa borcudur belki. Belki de bir dostun ölümünden ancak aylar sonra haberdar olmanın verdiği pişmanlık ve vicdan azabından dolayı, bir özür borcudur...  Allah rahmet eylesin şair!  Duâmla.... 

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Hasan Büyükkara
    Hasan Büyükkara

    Çok derin..Vefa, en başta kendimize olan saygımızdır.
    Allah rahmet

    eylesin..Değerli şaire

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Saadet Ün