Diskoda içilmiş iki biranın üstüne onun o küçük ama sevimli odasında ev yapımı tatlı şaraplarımızı yudumluyorduk... gürültünün ve alkolün etkisiyle zaten kendinden geçmiş ruhum, şarabın tadını ilk aldığı anda daha da kendini kaybetti. Öyle güzel, öyle tatlıydı ki... dudaklarım arasına aldığım her yudumda aslında tatmak istediğimin şarap olmadığını hissediyordum her bir hücremde. Birkaç gözyaşı döktüğümü hatırlıyorum dizlerinde, geçmişe ve beni üzenlere.. gereksizdi belki, belki hiç olmamalıydı... ama o gözyaşları ile silindi gitti geçmiş gözlerimden ve zihnimden... o gözyaşları.. ve sözleri cesaretlendirdi beni derinden. “SENİ SEVİYORUM”... dökülüverdi kelimeler dudaklarım arasından birden... önce bir şaşkınlık, sonrası sessizlik. Sonra.. sonra karşılık bulmuş duygular ve hasretten yanmış dudakların kavuşması.. karanlık geceyi bölen artık sadece tatlı gülüşler, yakıcı sevişler ve birbirine karışmış nefesler... hiç bitmesin dediğimiz.
Uzun bir gecenin ardından güneş daha yeni merhaba derken bize, onun sıcak öpücüğüyle uyandım.. gözlerimi açtığımda gördüm ki kendi evimdeyim.. gördüm ki ben sadece kendimleyim.. işte o an sonsuza kadar uyumak istedim...
Zuhal AksuluKayıt Tarihi : 27.12.2006 15:39:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!