O Adam Şiiri - Yorumlar

Mustafa Halit Evcim
75

ŞİİR


16

TAKİPÇİ

Karanlık terkedilmişti yine
Tenha sokaklarda hüzün vardı
Dudaklarındaki üşümüş ıslığıyla
Gecenin içine yürüyordu

Ak martılar sessizliği bozarken
O düşüncelerini atıyordu denize

Tamamını Oku
  • Ölüler Konuşmaz
    Ölüler Konuşmaz 01.12.2009 - 12:14

    tebrikler hocam yürgine saglık *******10 saygılaırmla

    Cevap Yaz
  • Mediha Balta
    Mediha Balta 01.12.2009 - 12:11

    anlayana çok anlamlı şiir...kutlarım...

    Cevap Yaz
  • Halim Akın
    Halim Akın 01.12.2009 - 12:08

    Harikaydı üstadım..Beğeniyle okudum yine bu güzel çalışmanızıda.. Gönülden kutluyorum.. Halim AKIN 10 PUAN+ANT

    Cevap Yaz
  • Alaaddin Uygun
    Alaaddin Uygun 01.12.2009 - 12:05

    k u t l a r ı m

    Cevap Yaz
  • Hasan Ulusoy
    Hasan Ulusoy 01.12.2009 - 12:04

    eyvallah... şiir okumanın hazzı ile, başarılar

    Cevap Yaz
  • Selami Tıraşlar Elazığ
    Selami Tıraşlar Elazığ 01.12.2009 - 11:57

    Cok güzel bir anlatım kutlarım selam ve saygılarımı sunarım

    selami

    Cevap Yaz
  • Gönül Parıltı
    Gönül Parıltı 15.04.2009 - 15:01

    Duyguseli olmuş...hüzünlüde olsa çokkkk güzel bir şiir okudum ....yürekten kutlarım başarılar

    Cevap Yaz
  • Necati Ocakcı
    Necati Ocakcı 11.01.2009 - 18:21

    MUSTAFA HALİT MERHABA,
    O ADAMLAR OKADAR ÇOĞALDI Kİ,
    BENİM 'SALİH H VE KÖR TALİH' ŞİİRİMDE OLDUĞU GİBİ.
    HELE BU SOĞUKLARDA HEP ÖĞRENCİM 'ISLAK KIZI' DÜŞÜNÜRÜM.
    3 KM YAY YÜRÜDÜKTEN SONRA, 17 KM OTOBÜSLE GELİP, TEPEDEN TIRNAĞA KİTAPLARIYLA ISLANMIŞ, ANCAK BÜTÜN DERSLERDEN 100 ALAN ISLAK KIZ ŞÜKRAN ÇETİN'İ HATIRLATTIN BANA.
    O ADAMLAR VE O KADINLAR OKADAR ÇOK Kİ,
    BUNUN SORUMLUSU KİM OLACAK ACABA?
    HZ. ÖMER'İN; 'DAĞDA BİR ÇOBANIN KUZUSUNU KURT KAPSA, O BENDSEN SORULSUN' SÖZÜNÜ HATIRLADIM.
    DEVLET MAALESEF BÜTÜN ÇOBANLARA DEĞİL, KENDİ ÇOBANLARINA SAHİP ÇIKIYOR.
    SADECE BU DÖNEMDE DEĞİL BU.
    BÜTÜN DÖNEMLERDE BÖYLE.
    ALLAH DEVLETİMİZİ MİLLETİMİZİ PAYİDAR ETSİN DE BİZ AÇLIĞA DA RAZIYIZ.
    BAKSANA DURUMLARA,
    KİMİN NEREYE ÇOMAK SALLADIĞI BELLİ DEĞİL.
    BU DUYGULAR İÇERİSİNDE SİZİ SELAMLIYOR,
    SEVGİ VE SAYGILARIMI GÖNDERİYORUM.
    SİZ ISLAK KIZI KOPYALAMAYA ÇALIŞACAĞIM,
    AMA ÇOK UZUN BİR ŞİİR. KİTABIMIN EN UZUN ŞİİRİ.

    ISLAK KIZ

    Bardaktan boşanırcasına
    Yağıyordu yağmur
    Yıkmıştı koca okul duvarını…
    Selle gelen çamur;
    Değil suları,
    Kafaları bile bulandırmıştı.
    Koltuğuna sıkıştırdığı kitaplar
    Sanki hamur olmuştu.
    İliğine kadar ıslanmış
    Soluk soluğa koştuğu halde
    Okula geç kalmıştı.
    Mevsim kış
    Hava soğuktu.
    Kapıda karşıladım onu
    Gözler nemli,
    Sesi boğuk boğuktu.
    Aldım içeri odaya
    Öyle titriyordu ki
    Neredeyse yapışacaktı sobaya:
    ”Otobüse yetişemedin mi?
    Niye böyle ıslandın?” diye sordum
    Keşke sormaz olaydım
    Kahroldum, mahvoldum!

    “Daha önce, deniz kenarında
    Tahtadan, çardak evlerine misafir olup
    Çaylarını içmiştim.” dedim, içimden 109
    “Sahilde oba… Ne güzel!” diye imrenmiştim.
    Taa o zamandan, yazdan biliyorum
    Öksüzdüler
    Dört kardeş, bir baba…
    Anadan yetimdiler.
    “Neyse, şimdi obadan taşınmış
    Evinizdesiniz,
    İnşallah keyfinizdesiniz.” dedim.
    Dedi: “Bizim evimiz yok ki!”
    Şaşırmıştım: “Nasıl olur?
    Sizin, denize sıfır obanız
    Üç oda, bir salonunuz var.” dedim:
    “O oba bizim değildi.
    Bir de şimdi kış geldi
    Obanın naylonları yer yer yırtıldı
    Rüzgârdan, iki direği de yıkıldı.
    Bazen altından dalga geçiyor
    Üstünden rüzgâr esiyor.
    Akşamsa, uzak komşulara
    Isınmak için gidiyoruz
    Gece, geç vakitlerde geliyoruz
    Üşümeyelim, donmayalım diye.
    Hepimiz bir yatakta
    Sarılıp, yatıyoruz birbirimize.” dedi.

    Hiç aklımdan gitmez
    Çocuğun ıslandığı gece
    Yani bir gün önce
    Üst üste üç talaş kovası yakmıştım, sobada
    Hâlâ soğuktu
    Isı yoktu odada.
    İçim titredi! 110
    Donup kalmıştım:
    “Eee?” dedim, devamla anlattı:
    “Babam gündelikçi
    Amelelik yapıyor.
    Bir oğlaklı keçimiz var
    Küçük kardeşim ona bakıyor
    Babam da sütünü sağıyor.
    Bazen aç açına yatarız
    Buna rağmen, namazımızı kılar
    Orucumuzu tutarız.
    Bazen komşular acırlar
    Yemek getirirler
    Ya da yemeğe çağırırlar.”
    Ve anlattı, anlattı, anlattı…
    Beni de hüngür hüngür ağlattı.
    Üstelik, okulun en çalışkan
    Hanımefendi öğrencisiydi
    Çalışkan ve erdemde üsttü
    Tabiri caizse, benim gözümde
    Dikilecek büsttü…

    Koştum kaymakama
    Yerinde keşif yaptırdım.
    Yazdılar, çizdiler
    Fakir olduklarına dair
    Tutanak tutturdum
    Dediler:
    “Ablasına bir dikiş makinesi verebiliriz.”
    Sordum, kaymakam beye:
    “Bu dikiş makinesi karın doyurur mu
    Kardan kıştan, soğuktan kayırır mı?” diye:
    “Elimizden bu gelir 111
    Başka çaremiz yoktur
    Birkaç da üst baş veririz, hediye.”
    Dellenmiştim!
    Odun desem
    Kömür desem
    Sobayı nereye kuracaklardı?
    Nerede oturup
    Nerede kalacak
    Nerede duracaklardı?
    Nihayetinde
    Deniz kenarında
    Bir çardak, bir oba…
    Yıkılması muhtemeldi
    Uyanıkken ya da uykuda.

    Vardım, kazanın en zenginine
    İsmiyle meşhur ağasına.
    Ovada
    Beş yüz dönüm portakal bahçesi
    Hanları, hamamları
    Evleri, apartmanları
    Sıra sıra dükkânları vardı.
    Anlattım durumu:
    “Bu fakir aileye
    İki yüz elli metre
    Yer ver ödüncüne
    Varsın sizde kalsın tapusu
    Bunların da olsun
    Kilitlenecek bir kapısı
    İki oda bir mutfak
    Briketten bir ev
    Derelim, çatalım 112
    Evi de biz yapalım
    Fakirleri bu ayazdan kurtaralım.
    Ne verirsen elinle
    O gider seninle
    Öteki dünyada
    Bir ev de senin olur
    İnsanın yaptığı yanında kalır.”
    Dedim de demesine
    İnanın, emanet de olsa
    İki yüz elli metrecik bir yeri alamadım
    Koparamadım:
    “Öyleyse, biraz maddi yardım
    Ne bileyim, biraz üst baş
    Biraz da para…” diye yalvardım
    Para yerine akıl verdi:
    “Bak hoca!” dedi:
    “Ben bu dünyada
    Kime iyilik yaptımsa
    Altında kalıp
    Kötülük gördüm
    Hep başıma çorap ördüm.
    Yer verirsin, çıkmazlar
    İlerde seni bile takmazlar.
    Sen kendi işine bak
    Allah’ın acımadığına
    Sen niye acıyorsun?
    Bırak, kalsınlar çıplak…” dedi
    Kendi aklınca nasihat verdi.

    O gün, insanlığımdan
    Onun adına utanmıştım
    Şok olmuştum 113
    İkinci kez donup kalmıştım.
    Benim de yoktu çarem
    Kısaca, onların dertlerine
    Ben de olamadım merhem.
    Oysa öteki dünyada
    Peygamberimiz, fakirin avukatı olacak
    Zengin de fakirin etrafında
    Yalvaran bakışlarla dolanacak
    Fakirse, ona bakmayacak
    Diyecek ki Resul’e:
    “Soruver, Ya Resulallah!
    Dünyadayken ona
    Dünyalık için varmıştım da,
    Eliyle itiverdi
    Ayağıyla tepiverdi.” diyecek.

    O sene çocuğun
    Sadece ders kitaplarını aldım
    Kendim kapladım
    Etiketlerini yapıştırıp
    Üstüne de
    ‘İmam Hatip Lisesi
    Son sınıf talebesi
    Şükran Çetiz yazdım.

    Bilmiyorum, şimdi nerde
    Mutlaka bir yerde…
    Okumuştur;
    Bulmuştur bir makam
    Belki de vicdanlı bir kaymakam…
    Otobüse binmek için
    İki kilometre yol yürüdüğünü 114
    Ne zor şartlarda büyüdüğünü
    Geçmişini, fakirliğini unutmamış
    Ve umarım
    Asla utanmamıştır.

    Duydum ki; kazanın ağası
    Hakk’ın rahmetine kavuşmuş
    Gömmüşler iki metrekareye
    Beş yüz dönüm bahçe
    Bir o kadar da servet
    Kalıvermiş geriye.
    Bilmiyorum,
    Öteki dünyada bir evi var mı
    Bu kadar varlık
    İki metrekareye sığar mı?
    Şaşaa ve tantanası sürüyor mu
    Orada da son model arabası
    Teklemeden yürüyor mu?
    Dünyada olduğu gibi
    Öbür dünyada da işleri
    Tıkırında gidiyor mu?

    Bense hâlâ
    O sağanak yağışta
    O amansız kışta
    Tepeden tırnağa Islanmış, Soğuktan titreyen, donmuş,
    Islak kız
    Şükran’ı düşünüyorum.
    İnanın, bu olay aklıma geldikçe
    Yaz günü bile,
    Üşüyor, üşüyorum… 115

    Çakıl Taşları şiir kitabımdan
    Kusura bakma gardaş.
    ilk defa böyle bir uzun şiir gönderdim.
    necati ocakcı
    antalya

    Cevap Yaz
  • Müzehher Evcim
    Müzehher Evcim 14.06.2008 - 14:46

    güzel şiirinizi kutluyorum.yüreğinize sağlık.
    müzehher

    Cevap Yaz
  • Nilüfer Gümüş
    Nilüfer Gümüş 29.11.2007 - 00:28

    Tek kelime ile harika.Kutlarım

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 51 tane yorum bulunmakta