Nurullah Genç Şiirleri - Şair Nurullah Genç

seni yaşamadan ölmeyeceğim
aşka özgü zakkum bahçelerinde
gene acılara kalıyorum ben
deniz ölesiye yakın ayaklarıma
ey ülkemin pusatsız kahramanları
erzurum garında, banklar üstünde

İçimi sardığında her dikenli kördüğüm
Kimdi, ilk baktığımda aynalarda gördüğüm
Kimdi bahçemde mahrem çiçeklerle büyüyen
Gecelerimde durup gündüzümde yürüyen
Gözleri toprağımda gül kokulu bir nehir
Bakışları güneşi arayan pervanedir

sensiz kalan bu şehri yakmayı çok istedim

mavi bir aleve dönüştürdüm kalbimi bir anda
tutuşturmak istedim beni böyle umarsız
bırakıp gittiğin bu zalim şehri
yakamadım gözlerin dikildi karşıma bir caddenin tam ortasında

ağlama ki, aynalar kırılıyor içimde
bulutlara değdirme ellerini, ne olur
sanki görmüş gibisin bir pencere önünde
sessiz hıçkırıklara gömülen bedenimi
ruhuma dokunduğun fırtınalı bir günde
ağlama, bakışların deli divane olur

seni bir kilimin nakışlarında
devlerin şimşekli bakışlarında
kanı sevgi olan hatıraların
göklere uzayan yokuşlarında
bulamaz ayağı prangalılar

Yaklaş; orda bir tohum çatlatıyor gölgeni
Yaklaş ki, pervaneler görmüş rüyada seni
Yaklaş; yasak meyvenin çürüdüğü daldayım
Yaklaş; denize kırgın deli bir kumsaldayım
Yaklaş; mağrur savaşçı sadağında ölmeden
Yaklaş; nûn ülkesini kaf ikiye bölmeden

seni benim kadar sevecek olan
başını taşlarda çürütmelidir
yarasına dikenleri sarmalı
kalbinde dağları yürütmelidir

gözleri her sabah başka bir çeşme

Aynalarda seni hissediyorum,
Hayal ırmağının çağıltısında
Umutların mecnun parıltısında
Rüyalarda seni hissediyorum...

Ey dost en güzelin nakışındasın,

Yüregim adına cagırdım seni
Bulutlara tutun, yagmurlarla gel
Günesin dogup da, battıgı yerden
Yalnız benim olan bir bir baharla gel

Gel ki, ayak sesleri duyuluyor yoklugun

çöllerde iz sürenlere sat beni
hülyasını bulanlara kat beni
aslanların omuzuna çöken mi
avucundan inci mercan döken mi
buhurdanlıklarda tüten midir gül
ipek örtülerde yatan mıdır gül