Düşüncelerdir, insanı alıp götüren,
Düşlerdir içindeki sessiz çığlıklara,
Bilinmezliktir insanı kaybettiren,
Ortalarda, sağa sola koşturandır!
Sen varoldukça, bunlara muktedirsin,
Etrafta koyu bir sessizlik,
Ağacın yapraklarında çatırdı yok,
Resim gibi bir manzara var, dışarıda...
Rüzgar susmuş, artık konuşmuyor,
Ve saatler bir asır kadar, uzamış,
Yalnızlığın pençesi, sarıyor beni,
Seviyorum, çünkü kalbimdesin!
Görüyorum, nedeni gözlerimdesin,
Duyuyorum, sebebi hislerimdesin,
Nefesimdesin, her soluk alışımda ferahımsın...
Gülüşüm oluyorsun bazenleri, en güzeli,
Ağlayışım olunca sen, yok oluyorsun!
Bir küçük sevgiydin sen, minik bedende,
Saf ve masumdu isteklerin,
Büyüyüp, yeşerecek umutların vardı!
Annen ve baban, seni dünyaya getirdiler,
Ve yine onlar sebep oldular,
Bir dağ düşünün, özlediğiniz...
Sadece sizin dağınız olsun,
Çiz, boya, karala! Nasıl istiyorsan...
Bir ağaç düşleyin,
Size ait büyüyen,
Efsun’dur, bilinmez ışık,
Beni alır, peşinden savurur,
Bir ok olmak ister aniden,
Saplanırsa kalbine, pervane olmak ister,
Ahı işitince derinde, feryat figan olur!
Olmasın figan güller!
Ne sen uzağımdasın, ne ben yakınındayım,
Sonsuzluğun içinde, hayatın en derininde,
En kuytu siyahın, köşesinde yaşıyorum,
En uç mavinin üstünde uçuyorum,
Bir avuç bozkırın içinde büyüyorum!
Ne isterim, bilme ki şu faniliklerden,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!