Nuri Şiiri - İbrahim Çelikli

İbrahim Çelikli
1151

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Nuri

Tencere


neyse uzatmayalım
bizim Ombaşı Nuri
“tesgereyi alıncaa
doru bizim memlekete gel
kime sorarsan sor
beni bulusun,
sormaya ne hacet;
zati orda tencere fabrikası dedin mi
herkeş bili
nerden bakarsan bak görülü(r)
her araba ille bizim oraya uğrar
ben yoğusam
gayınpeder fabirkadadır
selamımı sö(y) le
der(h) al işbaşı yap”


milletin arayıp da bulamadığı
ne hülyalar gurdu millet bilseniz
biri çay mı alıyo
bi dene fazla
niye! Nuri’ye
datlısı, köftesi ona keza
hiç birimiz ihmal etmedi
Ombaşı Nuri’yi
bizim bataryanın adı üçümcü deği(l)
Nuri Ombaşının bataryası
herkeşe göre de en şanslı bataryaydı


en çok da “yak bakalım” illa
varısa cığara işmezdi kerata
el birlik besledik Nuriyi
hemi de nası valla
gurbannıg goç gibi
bir herkeş o sayada fenerliydi


“ben yoğusam
gayınpeder fabrikadadır
selamımı söyle
işbaşı yap” millete yetiyodu
valla herkeşe böyle
gerçi beni bek ilgilendirmezdi
neye dersen bi ananın-bobanın bi olu
anam-bobam
“-bize de ilazım bi adam
bizim işi kim dutçak” der çıkarlar
başıma gelce(ği) bilmemi(yi) n


senin ki bi para harcardı
sorma valla, aklın dimağın duru(r)
çarşı iznine mi çıkdı
yarın izine gediyomuş gibi
ayakgabısından, elbisesine
memleketdekinnere hediye
dulgarı çocuğuydu itne


gantin sırasında kim varısa
ordan bana bi çıkolata
bal-tereya(ğı)
hiş tayın yedi(ği) ni görmedim
tevatir bişiyidi
bilmen ya asgerde bi fabrika yedi


laf sırası geldi mi
ağzından bal damlardı
“-ben gayınpedere eyvallah etmen arkadaş
garının garşısında el pençe divan durman
görüyoz işde bi sürü gılıbık,
“heyt” bile demeden bi bakarın
benim garı sus-pus olur
tun tun yiter valla
ana ma bi saygılıdır görmen
elpençe divan durur”


biz de minnet etmeyiz gayınpedere file de
etsek ne etmesek ne
dakan mı var
davşan dağa küsmüş
dağın habarı olmamış dedikleyin
akıllarına bile gelmen valla


tabi zengin çocu(ğu) olunça
senin ombaşı Nuri
nası(l) etdiyse,
üş gün sonura vaa!
resmen garşımıza
tabır komutanının posdası oldu çıkdı
zatin iki dene posdası varıdı
annayan beri gelsin, valla!
üçüncünün ne nüzümu varıdı kı
neyeyse orasını Allah bili


neççe de
mıntıka temizliğinden
bölük gomutanının fırçasından
sabahları ikki sahat ayazda galmış it gibi sırıncımaktan
tayından,
nöbetten,
işdimadan,
sabah siporundan
eğitimden
garaj zimmetinden
çarşı izini uçu bölük yazıcısına yalakalıkdan
memlekete gedmeğ uçu
batarya komutanına boyun bükmekden gurtuldu


canı isdedi mi uyuyo,
istediği zaman çarşıda
altında tabır komutanının cibi
isdediği zaman, memleket de izinde


bu
arada bi gayboludu
“bi haftalığına” deye
on beş olu yok
biz nası eftikleriz bölükçe
acaba başında bişiy mi geldi deye
tabır komutanının posdası emme
nikahı bizde
seninkinin umrunda değ(il) e
tabır komutanına,
bi şişe viski getiriyomuş
meseleyi hallediyomuş
bana ne


varısa
her bokdan anlardı, it o(ğ) lu it
denetim mi var,
malzeme sandığının üsdüne
yazı mı yazılcak
çağırılarıdı,
bi şablon hazırlar filimden
ayakkabı boyar gibi
şak şak tamam
yüksek bi komutan mı gelecek
Nurinin garşısında
o batarya komutanları
sanısın sıraya dizili(r) di


valla bilmen ya
bizden sonura geldi
bizden önce de
tesgereyi aldı getdi


ya-a(h) töbe
bize tesgereye gediyon deye getdi
yalan sölemeyen bi aydan fazla zaman geşdi
vaa! o ne len
senin Nuri!
guca(ğı) nda çocukları
yanında asortik garısı
adam tabır komutanının misafiriymiş
kaş gündür,
bi haftadır
memleketine gedeceğmiş
de!
Allahaısmarladığa gelmiş
ya! anasına


nasılda forslu görsen ito(ğ) luit
sanısın denetime çıkmış tabırı
golunda garısı
insan iki yıldır dişi sinek görmemiş asgerin içine
o asortik garıyı getiri mi
al garını.ikdir git
pezevenk işdee
tabi fabırgator gızı
ne dediyse o olacak
aklına emme onu gısgandırmak geldi
emme Abaza asger görmeğ isdedi
orası bize garannık


olcak ya!
günlerden gün oldu
dayım onnarın orda
bi tencere fabırkasında müdür oldu
köye gelinçe, dayıma deyon
“sizin fabırkanın sabısının damadı Nuri
benim asger arkadaşı
deyo
“yok ö(y) le biri”
“-başga tencere fabırgası yok demi orda”
“-yook”
“-hadi ya” deyon içimden
“senin bi bokdan habarın yok”
müdür file değildir bunun böylesi
müdür dediğin adam; ya keydiğinden belli olu
ya harcadığından öle ya
bu baldırıcıplağın teki


“yoğ ülen” deyon içimden
“dayım adam olmaz
daa patronunun damadını bilmeyo
adam bunu iki ğün sonura
gapı dışarı ederse şaşman,
zuvudur galır bunun bölesi”


işde o zaman “yeğenim
meda-rı ift(ih) arım
nuri beye bi de de
beni işe alsın
mayışıma zam yapsın
çoluk-çocuk..”
emme bana ne
ben dayııkana
bobalarından ne hayır gördümde
anamın yeğenneri uçu ne edeyin”


gün geldi,
deri peyniri götürdüm dayıma
maksadım birez de
bizim Nuri ombaşıyı görmek Allah var ya
daa dayımınan gavışmadan gapıcıya sordum
“hinci dışara çıkdı” dediler
ertesi ğün sordum
şehirdışına çıkmış
dayıma da bişiy demeden sıvışdım


dayım gordinatör olmuş bana ne
demek ki
forsu morsu yok
bak Nuriyi herkeş biliyo,
nere gedmiş,
nerden gelmiş
tabi böyüğ adam
hepiciği her yerden cevap etişdiriyo
emme dayımı kimsenin dakdığı yok
telefon ediyollar
nerde deye
yani nerde olduğunu bilmeyollar
buluyollar, hu isimde bir geldi
deye
o da okardan inip geliyo
alıyo beni
“getirin” dese de
adamlar elpençe divan duralak bana gapıları aşsalar da
“buyur abey” deseler ya
ner-deeee


Nuri de öyle deği
bi tefa sordum ya
yetti,
ertesi ğün ben taha beri yandan varıyokan
hepisi her yerden
“-Nuri beğ şeer dışına çıkdı”
neye! ...
adam patıronun damadı
dayımın habarı yok dünyadan
valla bak
dayım hala köylü..
adam olmaz netçede


de(h) !
bi de içim cız etdi
“bu gayınpederin
sundurmasının altına (sultasına)
girmiş haral” deye
ne yalan söyleyen
ne de olsa hukumuz var
Nuri Ombaşıynan


neyse
Allah var ben de bu durumu
köyde öğüme gelene anlatdım
kimbili kaş kişiye gucağ aşdı
bizim Ombaşı Nuri deye
dayımın bi forsu yok
bizim köyde esiyo yağıyo da
yengem dutduruyo bi
“müdür bey, müdür bey” de
orda da
fabırkada da
şeyine dakan yok Yalova Gaymakamını
otopusda file öğündüm getdim
felan yerde enecen
dayım fabırkada müdür
işsizin deyosanız guyvurayın
eme ona güvendiğimden deği valla
Nuri Ombaşıyı tanıyoz ya
fabırkator damadı


bobamınan ıçcık kayfarengi oluvusak
ben bile Ombaşı Nuri’ye bel ba(ğ) lamışın
başga bi çıkar yolumuz yok
elim mahkım Nuri’nin yanında alcan soluğu
dayım aklıma file gelmeyo


okumuş mokumuş, neliklerinen bana ne
gordinatörü kim dakar
patıronun damadı durukana
selam aleyküm selam
ben Nuri Beğin asger arkadaşıyın
“-buyur
çavış olalak başla işe”


uzatmayalım nerdeydim
Nuri bizim köye gelmiş
yanında fısdık gibi gızlar
tencere file deyinçe
bizim köylüler de benden basetmişler
bilmeyen yok ku
bizim köyde Ombaşı Nuri efsanesini
“-ha!
demek sen O’sun” deyollar tabi
“…”
“-bak işde senin asger arkadaşının bobası”
demişler
bobam herkeşe çay ısmarlamış
demiş bu
“-ben onun asteğmeniydim”


..
“-bu tarafdan geçiyodum da
onu gören hemi de
hu gampanyadan asgerimin köylüsünü de
isdifa(de) ettireyin
sizin elinize harmanda para geçer de(ğil) mi
taksit maksit yok
harman verese”
etiraz etmiş bizim köylüler
“biz borç se(v) meyiz
taksit-maksit bilmeyiz
biz de harman yok gari
alma verese var” deye


verebilen vermiş parasını
genede gampanya ya imza vermişler emme
taksit dileyen de yirmi-yimbeş dedikleyin
Deli Yakıp
“-len olum Nuri Beğ
bunun burasında İstambol yazıyoru deyinçe”
bizim Nuri ombaşı
“-amca Türküyenin başşehri Angara deyen yanılır
Türkiyenin başşehri İstambul’dur


yurt dışında İstanbulu herkeş bilir
Türkiye İstambul demektir,
İstambul; Türkiye
İstambul bir markadır
biz size iraç malı veriyoz
sırf asgerimin hatırına
İsdambul marka
Angara’yı kim dakar
Allah aşkına
İsdambul marka da
onun için”
“-dooruu” demiş bizimkinner
“-İstambol marka”


bir başkası dutdurmuş
“-yau Nuri bey bu bek yeyni
deyinçe ona da
“-uçak imal edilen metelden” demiş
maden olsa herkeş bilecek emme
adı üsdünde metel
avantacını saymış-dökmüş, annatmış
herkeş almış gabil etmiş
annamış
tasdiklemiş
İstambol marka
metel har(i) ka


tencereler gapış gapış
eline pakedi alan evine seğitmiş
bobam eve davet etmiş
gızlar da barabarında
yenilmiş, içilmiş
bize de bi paket hediye edilmiş
atdırtmış anama
Galu Beladan gamla tava çemcere ne varısa


alimiyonun yerine bu tencereleri gullanmanın
avantacından basedilmiş
akın etmiş herkeş bize
öte malleden hısım akraba
duyan duymayan köylüler
gonşu evler,


gayfada gız bobaları,
evlerinden, birbirinden habarsız
gelinnik gızı olan analar
analarından saklı
halı dokuyan gızlar


“bek yönedimiş” deyenden dut
“harman veresiymiş”,
“alma veresiymiş” deyene
tencere almayan
ev galmadığı gibi
gundakdahı böbeğe,
ne galdı hunun hurasında
Nuri Beğ bitaha mı gelecek deye
evladiyelik deye okuyan o(ğ) luna
bir kaş dakım alan bile olmuş
birbirinden saklı…
köye çencere dolmuş


kimeci gül desenni
kimeci garafilli
kimisi
“gonu gonşuya halıya gedivirin”
kimisi “çapaya”, “yolmaya”
kimisi
“bi tütün almadım deyvirin”
kimisi
“gayfada iki çay içmeyvirin”
deyelek herkeş kandırmış kendi kendini


derken herkeşde bi muabbet aldı başını gediyo
Nuri bey aşşa,
Nuri bey yokara
biz de bi havalara giriyoz ki sorma
yolda beni durdurup sorannar oluyo
“-bizim o(ğ) lan bi taa Nuri Beğ gelceğ olusa
habarımız olsun obalda boynuna
hinci birine aldık,
birine almadık!
olmayoru valla evlat seçmiş gibi
belişdireyin desen dakımı bozmaya değmeycek
birine tava var,
öteykine yok
çaydannıg öyle
duzluğu, sütlüğü
sonura düdüklü
kek galıbı hediyesi
elcek dutamaklı
mutfağ önlüklü


obal da boynuna
senin asger arkadaşınımış Nuri Beğ
geli(r) de habar vermezsen ölümü öp”
tamam aba neye habar vermeyen
neye obal atıyon
veriz vermemiyiz heş” deyoz


bi başgası
“isdermin hinci yenisi çıkmışdır bunnarın
böyük gız
“ben de gardaşımınkından isderin” deye dutdursun
“-len kaş paralık şey altı üsdü
bi set daa alıvırız”deyo,


hiç yokdan
bu tencere tava seti
köyün en baş müşgülü oldu çıkdı
öte tarafdan biri
“-gızlar etişip gedesiya
bi ta alırız
ataşa vuruvudum gı aba
aman gardaşım Nuri beğden habarımız osun
evde gıyamet gopcak valla”
“-ederiz” deyoz onnara da
bizim Nuri ombaşı veresiyeyi almaya gelesiye
bi kamyon daa müşderi irkildi valla,


köye gelinşe;
dayımgile soğan gavırıvımış anam
dayım bakmış tavaya
“-bu ne bizim gız”
demedik tabi sizin fabırkadan deye
emme duymuş
galiteden file basetmiş,
Nuri beyin getirdiğine
“-alimiyon” demiş
“-tenike” demiş
iyi ya len bide sen getir
bi de seni(n) kini görelim de mi


gün geldi
harman gakdı,
ne ma(h) sıl herzımankı ma(h) sıl
ne ederi geçen senenin ederi
nezman gönümüzden geçen gibi oldu ki
de bakalım dedik alma vahtı gelsin
Nuri Beğ el mi?
almalar satıldı
paralar gelcek
ana! !


bi duyduk ku…….
bizim alma alıcılar ortada yok
dutduk Halili
bindik münübüse getdik bi alay
ver elini taa.. taa Mersin’e
ihraşcıya
elininen goyduysan bul..
bulduk Iramazan’ı, köyünde
sefil biri,
çoluk-çocu(ğ) terk etmiş
başı bozulmuş
beter olsun şerefsiz
demeye dilimiz varmadı


adam bize ma(h) çıp
“-ben de onnarın işcisiyin”
alma alı(r) kana öyle demeyodu emme
“-ben de al(a) ca(ğı) mı alamadım”
şirket gayıp” deyo
başga bişiy yok,
Dövlet yok arkadaş
ihraşçı Dövletden gorkmayo”
“-neyye”

okarı tükürsen bıyık
aşşa tükürsen sakal hesabı
get nalet osun..


“nalet olsun” dedik gerisin geri köyü boyladık
emme o sayada o “Tırtar”ı da ğördük
bizikinnerin nye gayaya arbışdığını
geçi çobannığından geldiğimizi annadık
bu Tırtarın viracına da bi deği(l)
kırkbin kere şükretdik
nayeti ceremeyi üsdümüze sardık
bi gupa sovuk su işdik üsdüne


derkene bi bakdık bi bayram önü
köye sarı sarı zarflar
bana da var deye sevinen,
gonşusunukunu yanındakını gapan gapana,
herkeş gapış gapış alıyo zarfları
ana vallaa! bi okuduyduk
tencere gampanyasına verilen imzalar
senet olalak icraya verilmiş
“boniyi şu vadede ödemezseniz”
ne bileyin ne
anamıza söğseler ondan efdal!


sarı zarfı dürüp eline alan
bizim evde alıyo soluğu
deşiriyo gapımızı
köpe(ği) miz uyutmadılar o ara..
yekdepden okumadan bile
ne ödedi ne galdı hesap bi yanna
“-netcez”
“-nolcak”
“-al hu borcumu götür o döyüse”
“-sulf et bizi”
“-verdiğimin ikki gatını taha verin
bi dapança alırın
net(i) çe bi tetiğe basmak galı
gerisini o düşünsün”
“-şartlar şart ossun
senin hatırını sayıyon
valla geder bulur, vurun”


“-sen de biliyon ben kimseye borş etmen
herkeş gördü ben tık para saydım arkadaş
bana da aynı
bizim o(ğ) lan yarı parasını peş vermiş
ona da aynı senet”
“-bizim herif beni öldürü
meh ben parayı veren”
“-nolusun gara gardaşım
evde huzur galmadı
hu yaşıma gadak duyadığım azarı duydum
bobası hayatında bi pisge vurmadığı gızına basdı dekmeyi”


“-vallaha billaha tersliğe atdık”
“-bizinki gafama çarpdı”
“-çinnedim”
“onmadan gedesiceler”
“nahı gadın Alla(hı) m
dokdur parası osun”
“dermansız dertlere garılsın daa..”
“mezer parası osun i(n) şallaaahh”


nayeti biz
heyet olalak
bu sefte de tencere fabrıkasında aldık soluğu
gene Halilin münübüsü dutduk
bu sefte benzin fiyetine
on gadak gonşu


“neyimiş dee
Nuri Beğ orda esgiden şöferimişimiş
hinci nerde olduğu belli değilimiş
hass..tirin”


“-gelmişikene
dayına da u(ğ) rayalım” dediler
“-ne de olsa fabırkada müdür
üsdelik köylümüz”
“-tenizlesin hu işi
ne de olsa sen sardın başımıza bu işi”
vara vara vardık dayıma
sağolsun ba(ğ) rımızdan yitmedi,
geniiiş bi odası var
gapısında gızlar
“-bana telefon ba(ğ) laman” dedi
“-toplantılarımı iptal edin” dedi
zart zort..


çay getiren gız başga
yemek getiren gızlar başga
hele bit enesi varıdı kııı
bu işde bi iş var valla
ayak..


senin ki
garnımızı doyurdu,
çay-may filen emme
yutmadım valla
neyimiş
bizim “tencerelerin
bu fabrikaynan alakası yoğ”umuş
“laf”


goya İsdambola telefon felan
“ayak”


icraya veren abıkat bi alimiyon bazarlayan şirketin abıatıymış
“biz de dolandırıldık” demiş
“dalavere”


yapacak bişi yoğumuş
“üşkaat”


bu dolapların
dalaverenin
kumpasın baş entrikacısı”
dayım
belli… çay-may ayak
yedik saysın


bakdım mümübüsde beni var deye
çekinti ediyollar
herkeşden evel
ben girişdim
“dinini…imanını …yedi ceddini”
yol boyunca söğdük
elbirlik


neymiş
gosgoca Nuri Beyi
patronun damadını bilmemi insan
düzenbaz,
neyimiş
bu tencerelerin
bunarın fabırgasıynan
alakası yoğumuş
hadi yaa! !
sankı Türkiye de başga tencere fabırgası var
neyimiş
tenike
has..kdir


emme sen bi ta(h) a köye gelisin! !

İbrahim Çelikli
Kayıt Tarihi : 28.9.2010 04:32:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


bazıları alınacal ama

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Hasan Sevincek
    Hasan Sevincek

    üstad aglıma bişey dakıldı, bu nori gayserilimiydi yau.
    İnsan sizin yazıları okumaya başladımı duramıyo bitmeden
    Maşallah Allah nazarlardan saklasın
    bizde bi gün sizin gibi yazarmıyız acaba
    biz siz gada olamayız emme...
    belki sizi okudukça keleklikten, gavunluğa gideriz hemi üstad.


    Kaleminize yüreğinize sağlık.

    Cevap Yaz
  • Nilufer Ucuk
    Nilufer Ucuk

    agabey uzun zamandir okuyamamistim manzumelerini.okudukca biraz nefeslendim,gulumsedim.kalemine ve yuregine saglik.daim olsun kalemin.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (2)

İbrahim Çelikli