Şimdi sen sanıyorsun ki
Sen işkence çektiriyorsun bana değil mi?
Sanırım yanılıyorsun
Senin ateşin bana zevk veriyor
Senin hasretin beni sevdaya doyuruyor
Senin yokluğun
-melon cafe-
O kadar paha biçilmezsin ki
Dünyaya beraber vereceğimiz
Canlardan da değerli
Dur durak bilmiyorum
Aşkın aziz kölesi olmuşum
Yaralı bünyemin cilvesine
Uzaktan uzağa
Hüküm koymuşum
Şirin yüzün /
Zayıf, ince bedenin
Zaman kadar kadimsin sevgilim
Kıymetin /
Büyük imparatorların şanını
Güzel bir manzara gibisin
Bakıldıkça sana
Şeytan da /
Abdulkadir–i Geylani’nin dergâhına gelecek
Saf duracak gibi oluyor
Sevgilim
Yasaklanan dilimsin
Tarumar vicdanlarda
Annemin gözyaşısın
Gazze’de
Mürteciler
Göğsünün
Saygın örtüsüne
İltica etmiş
Ülkü dolu
Aşk dolu bir sığınış
Çorak araziler
Mutluluk sarhoşu
Âlimler / Fâkihler / Cahiller
Sağırlar / Dilsizler / Âmâlar
Hepsi bir ağacın dibinde
Bir sebilsin
Dikilmişsin karşımda
İlahi bir anıt gibi
Bir muhacirim ben
Bakmakla yetinen
Korkutan
Ne günahlarımdır beni
Ne de o güne ulaşırsam
Üzerime yağacak taşlar
Azrail’se
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!