Bu şehrin sokaklarını dolaştım
Soğuk, yarı ıslak ve nemli
Yakmak istedim
Her bir yerini
Vede sökmek kaldırım taşlarını
Aşkın mezarı bu şehir
Eylül,
En kanayan yerimden tuttun yine!
Yine tuz yine hançer oldun yarama.....
Sus daha fazla acıtma
Yaz bitti
Yine eylül
Kimileri için gitmektir eylül,
Benim için ilk gelmeler.
Hoş geldin eylül,
Hoş geldin Nisanın kardeşi
Kor saldığın yüreğe
İsimsiz aşklar doğurdun
İçsel yıkımlarım oldu
Güvensizliklerim
Terk edilişlerim
Çoğul yalnızlıklarım..
İhanetlerim oldu
Bana yapılan,
Yağmur ıslaklığında,
Bu şehrin soğuk
Ve ıssız sokaklarında.
Bir başıma,
Dudaklarımda ıslık
Yüreğim yosun kuytuluğunda.
Sevdiğim ben bir ölüyüm
Toprakla kucaklaşmadan
Seninle hiç vedalaşmadan
Bunca yıl,kırık cesaretimle
Birgün sana gelerek
Seni kucaklarken tüm ömrümle
Seni bana getiren
Bir martı olabilseydim
Deniz yada yakamoz
Lal bir şarkı
Eski bir kitap
Yazılmış bir sayfa
24 Ağustos,günlerden Salı
Yıkılıyor yer gök sıcağa karışmış
Yaşlı-genç ağıtlar
Bir gül düşmüş toprağa
Suna ölmüş diyorlar
Annenin yüreği volkan
Gerçeğin rengini aradım
Kör/bir bakışın grisinde
İlk tanışmamdı fesleğen çiçekleri ile
sonra unuttum herşeyi
Ya da hiç bir şeyi
Selalar veriliyordu
Kaç gece oldu unuttum saymayı
Üşümüş bir serçenin içinde
Sıkışıp kalmış sıcak bir yürek
Olmayı
Kaç mevsim oldu unuttum
Her gece titremeden uyumayı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!