Küçük kız,
ayakların neden çıplak,
neden sattığın
karanfil soluk...?
Uykudan zorla uyandırılmış
Hatırlamıyorum şimdi,
hangi kutlamanın , soluk çiçeklerle
süslü çelenginden aşırmıştın,
ama
iki karanfil taşımıştın bana
sarı biri,
Doğduk,
kimse sormadı bize
gelmek ister miyiz yeryüzüne..
Önce bir güzel ağlatıldık,
adet vechile.
sonra bir isim verdiler
Gözlerinden başlasam seni sevmeye,
kenarında korkusuzca durduğum
tek uçurumdur gözlerin,
Ardı arkası yoook! ...
Gözlerinden başlasam seni kaybetmeye,
Uyanırsın imsak vakti
çınlar gökkubbe.
Tepeden tepeye sıçrar ateş
tutuşursun..
Alabildiğine kudurur deniz,
fayda etmez son çırpınış
Bana yavaşça yaklaştı biri,
''Maske takıyorsun,
aslında mutlu değilsin,
sen kendini kandırıyorsun, '' diyerek,
ve
gözlerindeki hainliği gizleyip,
Ben buradayım,
ellerim ve saçlarım da burada..
hala gönlünün aynasıyım
sen bana baksanda, bakmasan da...
Irmak gibi bulandım
Kaç yıl oldu hatırlamıyorum,
Yitik Hayeller Sokağı'na taşınalı.
Hergün, herbir santiminde
yeni bir kırıklıkla karşılaşıyorum..
Bugün posta günüdür, diyorlar,
olsun, yok beklediğim bir haber,
Senin derdin karanlıktı
Ey Sevgili,
aydınlığın ben oldum...
Benim derdim yalnızlıktı
Ah sürekli,
paylaşanım sen oldun...
Çılgın rüzgar , git başımdan!
toza dumana katacağın
zerrem yok benim...
Çılgın rüzgar, git başımdan,
durulursun öğrenirsen,
derdim çok benim...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!