Çok yanlızın bu gece dostlar
Akıttığım yaşlara hangi el uzar
Bir acı var ruhumda,adını bilmiyorum
Siz buna cevap verin,yanıtı bilmiyorum.
Kim beni anlayacak,kim elimden tutacak
Fotoğrafların dili olsada anlatsa
Seni ne kadar çok sevdiğimi
Ölümü göze alıp,sana koşarak geleceğimi
Ah bir anlatabilsem içimdeki özlemi
Seni sevdiğim için utanıyorum.
Uyan, Ey Türk evladı, uyan
Nedir senin gözünü gerçeklere kapayan,
Bu kadar mı kör oldun, bak buna inanamam,
Uyan Ey Türk kardeşim, ne olur artık uyan.
Kır zincirlerini yeter, çık bulunduğun durumdan,
Dinle gerçekleri anlatayım arkadaş sana
Hayal,meyal belki bir gün gelirim aklına
Bir gün sende takılırsın sevdanın ağına
Kül olur,duman olur,savrulursun etrafa.
Evet dostum,sevdanın ateşine düştüğün zaman
Sen yüreğimin işgalcisi
Sen gönlüme yangınlar sunan
Sen beni yapayalnız bırakıp kaçan
Sen şerefsiz ADAM
sen rüyalarıma giren
Değmiyor hiç bir erkeği sevmeye
Allah'dan bağlanmıyorum delicesine
Bir sınır koyuyorum kalbimin girişine
Giren çıkınca fazla acıtmasın yüreğimi diye.
Ben en çok bana bakışını seviyorum,
Bana bakıp arzularını yenmeni,
Bana bakıp içlenmeni,gizlice sevmeni
Bana bakınca evet sen din demeni...
Bir masaldın sen
Bir varmış,bir yokmuş misali
Dün vardın,bugün yoksun
Yarını düşünemiyorum
Çünkü artık sen yoksun.
Ayrılık mektubun geçti elime
Çektiğim acılar senden hediye
Ayrılmayalım diye cevap bekleme
Yolun acık olsun git güle güle.
Başkasını bulmuşsun hayırlı olsun
Ne haindir gurbet ocağı
Kan ağlatır,inletir insanı
Bu özlem yakında öldürür beni
Hasret kaldın vatanıma,köyüne
Yarim mektubunu aldım okudum
BİR KADINI TANIMAK
Bütün gel-gitleri, kaprisleri, küçük şımarıklıkları, korkuları, şaşkınlıkları,
hercailikleri, hayal kırıklıkları, aşkları, terk edilişleri, başarıları, başarısızlıkları, kurnazlıkları, saflıkları, çocuk ağızları, şirinlikleri, küçük yalanları, büyük itirafları, kocam ...