Ardımda bıraktığım taşlı yollarda
Onunda bir rengi vardı artık hafızamda
Kanın beyazla karıştığı tondaydı,
Lakin yanakları mıydı saçları mı
Ben mi ayırt edemiyordum
Yoksa kırmızı kalemle çizilen bir tuvalde
Çimenlere güneşin değdiğini anlayabileyim diye mi pembe idi...
Çehrem tebessüm içinde ama onun gamzeleri nerde
İnadına duruyor sunak putu gibi
Yahut tapınmamı mı bekliyor?
Adı nûnla başlıyor, nûnla bitiyor..
O bir şey değil, ortasından geçen lamelif göğsümü deliyor.
Kalkıp kilometrelerden sonra gelince ne yalan diyeyım
Gülüşünü bekliyor ama saklıyor nalan.
Bulutun ardına kaçıyor, saklanıyor ama gözlerime bulutlar geliyor
Yanaklarıma başlayacak sağanak,
ancak ahmak ıslatan da olabilir kalbimden mütevellid...
Dedim ya nûnla başlıyor nûn ile bitiyor.
Çağrışımlarımda bulunan
Daha düne kadar karanlık iken
ve mızraklarının altında durgun olabilen,
Bir köşede duran som altından olsa ne olur
Olmasa ne kaybeder dediğim insan.
ışıltısını bir ben görebilsem.
secd edercesine sakınıp, putum bellesem.
işte o vakit uyanır da görürüm acıdan biraz yalın,başka parmakların arasında değen bir alın.
Nun olur kelepçe, lamelif mızrak, damarlarımdan akan sarı sıcak
kanım olur en başta pembe sandığım.
Çağhan SarıKayıt Tarihi : 9.7.2014 01:25:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!