Nora Lisa ve Aşkın Ölümü

İlyas Altuner
41

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Nora Lisa ve Aşkın Ölümü

NORA LİSA VE AŞKIN ÖLÜMÜ

I. FASIL

Nora Lisa; güller kadar ahenkli
Kalbime saplanan bir kuş kanadı
Hayatın busesi pembecik renkli
Aşkından yüreğim sevda ağladı
Nora Lisa; güller kadar ahenkli

Eritir gönlümü gökte mavi ay
Kalplerde buzullar aşka dönüşür
Fırlatır okunu üstüme bir yay
Kalbimdeki sevgi kanla örtüşür
Eritir gönlümü gökte mavi ay

Sevgilim, konuşma! Sesin duyulur
Nora Lisa, sana bakmamam gerek
Seni her görüşte kalbim oyulur
Bu aşk ömür boyu sürüp gidecek
Sevgilim, konuşma! Sesin duyulur

Leylak kokuları, tertemiz toprak
Ruhuma üfleyip durur baharı
Bir aşk öpücüğü ve sarhoş yaprak
Senden haber verir gönül diyarı
Leylak kokuları, tertemiz toprak

İncitir gönlümü hazin bakışın
Kordan bir ok olmuş yakarcasına
Düştü üstüme ak çiçeği kışın
Yangına susamış bakarcasına
İncitir gönlümü hazin bakışın

Halka halka geçer saatler, Nora
Titrek ışıkların altında kaldık
Masmavi aydınlık dönüşür mora
Çek bakışlarını, gün bitti artık
Halka halka geçer saatler, Nora

Akşamın sefası bir başka olur
Konar gönüllere bembeyaz kuşlar
Şu zavallı aşık derinden solur
Kanar yüreği de akmaya başlar
Akşamın sefası bir başka olur

Nora Lisa, kaldır kirpiklerini
Çevir gözlerini nemli gözüme
Gökten bir el siler gönül kirini
Sevdalı gözlerle bir baak yüzüme
Nora Lisa, kaldır kirpiklerini

Utanarak geçme yanımdan, Lisa
Daha dinlemedin benden şiirler
Çevirip yüzünü de boğma yasa
Bu güzel türküyü yazsın şairler
Utanarak geçme yanımdan, Lisa

Zamanla büyürmüş aşk gönüllerde
Kahpe ayrılıklar yasaklanırmış
Tomurcuklar açan beyaz güllerde
Sevgi, yavaş yavaş yapraklanırmış
Zamanla büyürmüş aşk gönüllerde

Utangaç bakışlar ve süzülen göz
Haber verir bana masum gülüşle
Ağzından çıkacak o rindane söz
Öldürür sevinçten, sıcak öpüşle
Utangaç bakışlar ve süzülen göz

Nora Lisa; güller kadar ahenkli
Kalbime saplanan bir kuş kanadı
Hayatın busesi pembecik renkli
Aşkından yüreğim sevda ağladı
Nora Lisa; güller kadar ahenkli

II. FASIL

İsmiyle müsemma olmuştu sevda
Yoksa onu ben mi öyle sanmıştım
Bir güldürür ve bir ağlatır ya da
Ben mi bir sevip de bir usanmıştım
İsmiyle müsemma olmuştu sevda

Lütuftur kerem bahşeden lisan
Yıpranmış lügatin ne anlamı var
Çağlar üstü olsa inleyen figan
Gönül yaralıysa, mutlaka susar
Lütuftur kerem bahşeden lisan

Yas tutarmış gönül, bundan kime ne
Girift sokakları bilmez ayağım
Labirent sıvalı sevda evine
Girdim ama, bulup yol çıkamadım
Yas tutarmış gönül, bundan kime ne

Asilik ruhta var, inkarı olmaz
Sen de en az benim kadar asisin
Bilmez misin, aşkın diyarı olmaz
Ta öbür ülkeden geliyor sesin
Asilik ruhta var, inkarı olmaz

Sudur tüm varlığın gerçek kaynağı
Ateş yanar, gönür islenir durur
Atın üstümden şu lanet toprağı
Bir hava genzime duman uçurur
Sudur tüm varlığın gerçek kaynağı

Azaldıkça yollar, uzar mesafe
Bakışlarım ufka cefa taşıdı
Gönlünde gizlenen ayarsız kefe
Yüreğimi katran ile kaşıdı
Azaldıkça yollar, uzar mesafe

Leyyin bir kelamla nezaket gelse
Kalbimin atışı birden dururdu
Söyler misin kuzum, bu aşk değilse
Sevda sahiline nasıl vururdu
Leyyin bir kelamla nezaket gelse

Taşınması güçtür elde cevherin
Güzellik dışarda mutlak pas tutar
Göğsüme dayanan soğuk mavzerin
İğnesi, bilirim kalbinde yatar
Taşınması güçtür elde cevherin

Uçarı zihinle dolaştım seni
Saatin kadranı firakı vurdu
Ayrılık, galiba aşkın kefeni
Yüzüme ateşten küller savurdu
Uçarı zihinle dolaştım seni

Nora Lisa, sebep neydi ezadan
Hangi hain kandırdı seni böyle
Ümitler boşluğa ağdı fezadan
Kanadımı neden kırdın ki böyle
Nora Lisa, sebep neydi ezada

Eskiyen arzular birden döküldü
Yapışmaz yarama sahte sevgiler
Birden yüreğimden ismin söküldü
Aşkım, karanlık bir yerde iniler
Eskiyen arzular birden döküldü

Resmiyle müsemma olmuştu sevda
Yoksa onu ben mi öyle sanmıştım
Bir güldürür ve bir ağlatır ya da
Ben mi bir sevip de bir usanmıştım
İsmiyle müsemma olmuştu sevda

III. FASIL

Vaveyla kopmakta semadan yere
Meskun gönül yine kanadı hasıl
Arzdan Arş'a varan uzun öndere
Okudu aşk ile bir dahi fasıl
Vaveyla kopmakta semadan yere

Esridi yüreğim, sağnak olacak
Kupkuru toprağı ezecek yağmur
Cilasız avcuma leke çalacak
Ateşimle hayat bulacak çamur
Esridi yüreğim, sağnak olacak

Aşk ölür mü deme, işte ölüyor
Yalnız benim değil, senin de suçun
Nasıl ki bir şehit Arş'ta gülüyor
Zararı mı vardı aşka orucun
Aşk ölür mü deme, işte ölüyor

Şimdi yalnızca ben, yalnız ben varım
Firakın savurdu beni dağlara
Oysa yalnızlıktan ne çok bizarım
Takıldım enginde zalim ağlara
Şimdi yalnızca ben, yalnız ben varım

Kanımda donunca sıcak nefesin
Dirildi kalbimde olanca şikar
Sesime alevle yaklaştı sesin
Vücudum yandıktan başka ne çıkar
Kanımda donunca sıcak nefesin

Itır güzel kokar, yakarsan şayet
Gönlümün kokusu göğe uzandı
Sevgi ayetinde edilen lanet
Sanma ki banadır; yalnızlıktandı
Itır güzel kokar, yakarsan şayet

Nora Lisa, işte ölüm boğazda
Ayrılık ölümdür sevgili için
Aşkı tütsüleyen çetrefil nazda
Hayır yoktur, bilsen, ayrılık niçin
Nora Lisa, işte ölüm boğazda

Ölmek, olmak değil; kanma dervişe
Cam gibi içinde donar elbet can
Deniz kenarından ufka gidişe
Viran kiliseden alkış tutar çan
Ölmek, olmak değil; kanma dervişe

Leyla'yı saraya, Mecnun'u çöle
Hapseden katili kim durduracak
Mel'anet fışkıran kahırlı göle
Asa ile hangi Musa vuracak
Leyla'yı saraya, Mecnun'u çöle

Üstümde gafletten örülü sükun
Ayrılık damarı kalbimde hortlar
Hangi kitapta ki böyle bir kanun
Vuslat yaprağını dişler aç kurtlar
Üstümde gafletten örülü sükun

Mısralar kan gölü, kelimeler kan
Artık ışık vurmaz, perdeler kara
Firakın ölüme sarıldığı an
Aşklar kurşun sıkar hayata, zira
Mısralar kan gölü, kelimeler kan

Ünledi vaveyla semadan yere
Meskun gönül yine kanadı hasıl
Arş'tan arza inen uzun öndere
Okudu aşk ile bir dahi fasıl
Ünledi vaveyla semadan yere

İlyas Altuner
Kayıt Tarihi : 20.5.2002 17:13:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

İlyas Altuner