Kaç vakit aşka nöbetim?
Kaç zindan gece gözlerim açık?
Çiçek açar diye sevda dalını
bekleye bekleye kaç mevsim geçti?
Umutla beklerken yarını
bir ömre bedel
esip gitti gençliğim.
Eyvah yıllarım..!
Eyvah gençliğim..!
Ey vah da ey vah..!
Geçirdim de o baharım yılları,
ayları, haftaları, günleri
şimdi geçiremez oldum
hayın geceği.
Palandöken'de Zemheri buzu
tenimi okşayan döşeğin yüzü.
Nemrut ateşi gibi üstümde yorgan.
Sabah olsun diye kıvran ha kıvran.
Tahammülsüz, tarifsiz
beynimdeki uğultu,
kaburgamın altında sancı.
Tanyeri benden habersiz
deliksiz uykuda.
Kurt uykuda...kuş uykuda..
Fırat susmuş, Murat susmuş
Kelkit Çayı da, Kekre suyu da...
Cümle alem derin uykuda.
Bir ben miyim ayakta?
Bir ben miyim uykusuz,
günsüz kuytuda?
Birde karındaşım
muhacir dertler.
Sürülmüşlerde mutluluklar şehrinden
benimle birlikte
akşamdan- şafağa nöbetteler.
akşamdan...
şafağa...
nöbette...
Kayıt Tarihi : 26.2.2003 15:55:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu gece uyku nöbeti senin
Ben alıyorum uykusuzluk nöbetini üstüme,
Can uykularında seni seyredeyim....:))))))
Şiirinizi okurken Ahmet Arif okuyorcasına tad aldım,dizelerinize sağlık..
Mim Kemal Ertuğrul
TÜM YORUMLAR (1)