Dudakların bir ateş parçası
Gözlerin sanki dünya deryası
Adın dilimin damağımın kolyası
Saçların bizim köyün yaylası
Sensin Nizamettinin tek hülyası...
Sarmasın yüreğinizi
Esir almasın gülümsemenizi
Dolmasın gözlerinizin çanağına
Kahrolası hüzün çemberi.
Zamanınızı boşa tüketmesin
Seni görüp beğenen gözlerime
Sana bal döktüren sözlerime
Sensiz olamayan özlemime
Lanet olsun lanet.
Gül niyetine seni sevmeye
Lice kan ağlıyor sağır mısın
Siviller vuruluyor kör misin
Bilmiyorum,görmedim,duymadı mı oynuyan
Söylesene sen insanmısın.
Şırnakta göçük var oralı olmuyorsun
Şiir gibi rengarenk
Ahenkli,duygusal
Deniz gibi berrak
Umut yüklüydü bizim masalımız.
Rüzgardan devrilmez
Sırılsıklam sarhoşluğumu bağışla
Bu halimi dışlama
Güneş gibi hallerimi hatırla
Bu gün böyleyim mecburen.
Cevapsız sorularıma takılma
Mecburum Usta
Sevda...
Damarlarıma nakış nakış işlemiş
Yanlızlığımı varlığıyla paylaşmış
Gölgem gibi benliğime yapışmış
Bir anlık galayana gelip fırtına kopartma
Mektup,resimleri yırtıp atma.
Dertle dolan yüreğime bir dertte sen katma
Oyunlara gelip
Kıyma Sevdamıza.
Kumar gibi girdin hayatıma,
Ruhumu ele geçirdin,
İçki gibi sardın bedenimi,
Benliğimi esir aldın,
Şeytan gibi keşfettin kalbimi,
Yaşantımı alt üst ettin,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!