Kokun nergis yüzün dolunay gibi
Gel, gönlüm sultansız bir saray gibi
Irmağına doğru akan çay gibi
Bulanık suyla gel, durularla gel
Manadan arınmış sorularla gel
Niceler geldi, geçti dünya denen bu handan
Bir kapıdan girdiler birinden çıkıp gittiler
Ben diye söz ettiler emanet olan candan
Geride bir ben kadar iz bırakıp gittiler
Dünya sahnesinde bir oyuncu, oyundular
GÜN OLA HARMAN OLA
Geceler çok karardı
Gün ola harman ola
Sabahtır bunun ardı
Gün ola harman ola
İçimde bir başka keder var bugün
Şarkılar bir başka yaralar beni
Dar geliyor bana ufuklar bugün
Her gün başka bir dert kiralar beni
Yine başın eğik yine durgunsun
Tebessümler çehrende can veriyor
Görünmez bıçakla içten vurgunsun
Her halin ölüme meydan veriyor
Gözlerin uzak bir adreste gibi
Nice israftır böyle çöpe gider ekmek, ilaç
O bir lokma ekmeğe bir ilaca çok il aç
Nurlar içinde kalmış seher bulutu gibi
Gözlerin siyah inci kirpiğin kutu gibi
Alnındaki çizgiyi saçındaki beyazı
Hayatın yazısı ve turası say
Titreyen ellerini ölümün bir ikazı
Lahuti bir sevdanın faturası say
İstemem gelsen de çıkıp bir seher
Senden ümidimi kestim bilesin
Caymam asla kararlıyım bu sefer
Eleği duvara astım bilesin
Ne yapsan faydasız, küstüm bilesin
Hilkatten haşre kadar senin gibi bir deha;
Gelmemiş, gelmeyecek bu cihana bir daha!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!