Niyazi 03 Şiiri - Yorumlar

Nurten Altınok
638

ŞİİR


10

TAKİPÇİ

Çalıştığım iş hanının her katında on büro var. Bu bürolar geniş bir koridora açılıyor. Ben 3. kattayım. Bürom, merdivenlerin tam karşısında.

Niyazi’yle ben dünyadan tüm bağlarımızı kopartmış trencilik oynuyoruz koridorda. Gelenden gidenden haberimiz yok. Bazen o öne geçiyor bazen ben. Önce, dizlerimizi dayadığımız betona daha sonra boylu boyunca uzanmıştık yarış heyecanıyla. Niyazi, elinde, tren yaptığı hesap makinesini durmadan yere sürtüyor, sürterek diğer büroların önüne doğru ilerliyor. Peşinden ben...
Trenimiz hareke geçmişti. Kim tutar artık bizi:
— Nereye gidiyoruz Niyazi?
— Ankara’ya gitmem, abim gelsin Ankara’dan, dedi. Deli çocuk, n’olacak!

Tamamını Oku
  • Handan Oran
    Handan Oran 25.03.2005 - 23:29

    Cocuk Niyazi ne kadar sevimli,temiz ve can bir dotsa ,yetiskin Niyazi de o kadar sevimsiz geldi bana.Ne o öyle par pul hesbinda,ikide bir kredi karti ,taksit falan.Bir de kilibik mi kilibik...
    Bakalim nasil devam ediyor öyku..

    Cevap Yaz
  • Fikret Sümer
    Fikret Sümer 11.03.2005 - 22:26

    bunları da okuduktan sonra niyazinin taşları yerine oturdu:)) okurken neredeyse ağzım kulaklarıma geliyordu:) bundan sonra öykülerinin sıkı takipcisiyim nurten ablacığım haberin olsun:) sevgim ve saygımla

    Cevap Yaz
  • Tülay Eker
    Tülay Eker 08.03.2005 - 13:16

    :) cuff cuff çok hoş ya tebessümle okuyorum akıcı devamını bekliyorum sevgilerimle :)

    Cevap Yaz
  • Mehmet Halil
    Mehmet Halil 06.03.2005 - 23:07

    Akıcı güzel bir öykü... Tebrikler.. Mehmet Halil.

    Cevap Yaz
  • Umut Gül
    Umut Gül 03.03.2005 - 23:12

    güzel bir öykü yüreğinize sağlık

    Cevap Yaz
  • Dila Berk Berkiten
    Dila Berk Berkiten 03.03.2005 - 13:33

    Bizler de zevkle okuyacağız devam edecek yazıyı...TEBRİKLER...Sevgi Damlaları

    Cevap Yaz
  • Miyase Çavuşoğlu
    Miyase Çavuşoğlu 03.03.2005 - 01:20

    sevgili Nurten, sen Niyaziye bakma canım,benim için mırıldan türküleri severim..hele birde özlem,hasret,gurbet yakıyorsa..
    çocukken sokağımızda gazoz kapaklarını toprağa diklemesine diziyorduk ve elimizde yassı bir taşla 5-7 metreden nişan alıp gazoz kapaklarını devirmeye çalışıyorduk..kim kaç tane yıkarsa o kapaklar o çocuğun oluyordu..bir zaman sonra ne kadar iyi nişancı olduğumu anladım..koca bir naylon torbası kapağım olmuştu..ne kadar değerliydiler benim için ben onları almanyaya getirdim..ama malesef burada ki alman çocukları gazoz kapağı oyununu bilmiyorlardı ve onlar için hiç değeri yoktu..ama benim için o torbada Türkiyem vardı..hatırlattığın için teşekkür ederim..Niyaziye selamlar..:)) kutlarım canımmm

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 7 tane yorum bulunmakta