Nurbanu hanım içinden gelen ürpertici hisle, eczacı Nesrin hanımın aranmasını ve Tülay hocanın gecikmeden eve getirilmesini istedi. Gecenin ilerleyen saatlerinde eve gelerek bilinci henüz kapanmamış olan Zernişanı muayene eden Tülay hocanın gözleri; saçları dökülen talihsiz hastanın ensesinin üst kısmında belirginleşen gül motifli doğum nişanına takıldı. İki yapraklı kusursuz şekliyle aklına kazınan doğum gülünden gözlerini ayıramayan Tülay hoca:
-Hanım kızımızın kendisi gibi inanılmaz güzellikte doğum gülü varmış dedi. Nurbanı hanım Evet. anlamında başını salladıktan sonra Tülay hocaya:
-Durumunu nasıl görüyorsunuz? diye sordu. Tülay hoca hüzünle perdelenmiş sesiyle:
-Hastaneye götürsek daha iyi olur dedi.
Zernişan, üzerine eğilen anneannesinin gözlerine yalvarır gibi bakıp:
-Hayır anneanne, beni götürmeyin! dedikten sonra göz kapaklarının ağırlığına dayanamadı.
Tülay hocanın kendisinden kaçırmaya çalıştığı gözlerinden kaçınılmaz sonu okuyan Nurbanu hanım için; muayene ücretini almaya yanaşmayan doktor hanımın ıslak kirpikleriyle ve içini çekerek evde ayrılmasıyla, seksen yılı aşan ömrünün en hüzünlü gecesini yarılamış oldu.
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
Emeğinize yüreğinize sağlık sevgili üstadım..
Kaleminiz daim olsun dileklerimle..
Saygı ve Selamlarımla..
çok değerli üstadım, doktorum, sevgili kardeşim İrfan bey,edebiyatımıza böyle nezih ve müstesna bir eser kazandırdığınız için,sizi tüm samimiyetimle kutluyorum.
ortaya koyduğunuz eser azbuz değil, kaleminiz uzun yıllar zeval görmesin. bütün beklentileriniz gerçek olsun, yuvanız sağlık vemutluluk rüzgarlarıyla dolsun.ALLAH İKİ CİHANDA DA SİZDEN RAZI OLSUN. 10
İrfan Yılmaz hocama,
Nişan... nişan almak yani. nişan alan kim, kime nişan alıyor ah!
Nişan... madalya takmak, ödüllendirmek yani. Kim kimi neyle ödülleniyor ah!
Nişan... düğün öncesinin söz kesilmesi. Kimin nişanı , kimin düğünü ah!
Nişan... belirti. iz, imgelem. Kime nakış edilmiş ah!
Ah ki ne ah...
Nişan dizisini ilgiyle, merakla, sabırsızlıkla takip ediyorum. ve işte onuncu bölüm. Ne yazacağımı bilemedim-yazmadan duramadım.
KONU desem akla durgunluk veren bir konu.
ANLATIM desem daha başlangıcında insanın yakasına yapışan. bitmeyecek gibi görünürken nasıl olduğunu anlamadan sonuna geldiğim sürükleyici bir anlatım.
DUYGU desem hislerime hakim olamadığım. göz yaşlarımın sel olup aktığı bir duygu fırtınası.
SANAT desem her türlü inceliğin nakış nakış işlendiği bir baş yapıt.
Dizideki karakterlerin özenli seçimi, konuşmalara sıkıcılık yaratmadan gerektiği kadar yer verilmesi. duygu ve düşüncelerin olaylarla birlikte iç içe birlikte verilmesi, ruhsal tahlillerin derinliği, kahramanların dizideki konumlanma ve ileride gelişecek olaylar için önceden hazırlanış biçimi, yayınevlerinin editörlerine hemen hemen iş bırakmayan bir titizlik, kısacası her şey ince elenip sık dokunarak ve bütün boyutları ile inceden inceye düşünülerek kaleme alınmış.
Diziye yer yer serpiştirilmiş: *Allah akıl dağıtırken hangi kuytuda iş pişiriyordun* Hangi müneccimin kucağına oturdun* Zombiler kasabasının başrol oyuncuları* gibi İronik betimlemelerin kullanıldığı yer ve zaman seçimi mükemmel düşünülmüş. Hüzün ile ironinin yarışına kapılmışken uzun sandığım dizinin nasıl bittiğini anlayamadım.
Şimdi sabırsızlıkla yeni bölümlerini bekliyorum. Kalan bölümlerini kitapta bulabileceğimizi belirtmişsiniz. İyi de nasıl sabredeceğiz hem de bir yıl!!! Benim fikrim şu, Kalan bölümlerini de antolojide yayınlayın. Yalnız antolojide. öyle facebook ta filan değil. Bence antolojinin bu konuda artısı var eksisi yok. antolojide yayınladığınızda kitabınızın tirajı
düşecek savına kapılıyorsanız bence yanılıyorsunuz. Böyle bir şaheserin kitaplığında bulundurmayı kim istemez ki?
Zevkle okudum. ağladım, güldüm, düşündüm... bütün duyguları bir arada yaşatan şahika eseriniz için tebrik ederim.
Size, antolojiye ve değerli üyelere iyi günler dilerim,
SevgilerimleSaygılarımla.
okumaya ve meraklanmaya devam
kutlarım
namık cem
Değerli doktorum,konunun çok uzun olması sebebi ile toparlayamadım.Sanmayın ki okumadım,beğeni ile okudum ve tam puan ile antolojimde.Saygı ve sevgi ile kalınız.
her bölümü aynı heves merakla bekliyorum,tebrikler
Bilir misin sevgili; öksüz yazarlar beni
Feryadımın şerhini sayfaya işlemeden.
Hızı insafa gelse, yönü nazarlar beni
Bahtıma deli rüzgâr koptu keşişlemeden!
Umutlarım savrulmuş yedi ayrı iklime;
Günüm, çölde serabın peşinde sürüklenir,
Gecem, her iki kutbun ayazını yüklenir!
Saygı deyer ustat öykü fekalede bir anlatımla sunulmuş etkileyici her zamanki güzellik,te arada şiirlerin konulması mitolojik anlatımları öyküde bütünleştirmiz başarılı fev kalede bir çalışma kutlarım saygılarımla
çok güzel ve harika bir dizi okudum mükemmeldi tek kelime ile ellrinize saglık kutluyorum siziaziz kalem
Harika eserinizin 10. bölümünü zevkle okudum. Müthiş bir emek ve harika güzellikte. Tesadüf değil , tevafuktur yaşananlar, buyurduğunuz gibi bu İlahî güce Kader diyorlar. Yüreğinize , kaleminize sağlık. Saygılarımla..
Birol Hepgüler.
Nişan seriniz ayni güzellikle devam ediyor.Tam puanla kutluyorum Hocam
Bu şiir ile ilgili 75 tane yorum bulunmakta