Ruhsal bir bedenin kendisiyle düşüncelerde köşe kapmaca oyunuydu…
Dünlerini kaybetmiş, düşünce çırpınışlarını yarınlara sarkacak endişeli düşünceleriydi bu kumsaldaki kadınla içsel konuşmalar…
Aslında tüm bunların kökeninde yarınsızlık veya yarınlarda karşılaşılacak çapraşık veya karmaşık yaşam kesitlerinde çaresiz kalma düşüncelerindeki yetiksizlik korkusuydu belki de…
Geçmişin üstüme yığdığı korkak endişelerin birikmiş haliydi bunların tümü…
“ben seni merak ediyorum” cümlesinin belki de şarkıda yüklenmiş olmasıydı asıl bezmişliğin nefes almalara yüklediği zorluklardı tüm bu günkü ruhsal berbatlığımın aylak düşünceleriydi nefes almalarıma yansıyan…
Bir deniz bekliyorduk. Duvara çarpıp ölmesi gibi
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem
Devamını Oku
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem