bay burnundan kıl aldırmaz
sözcüğünü de pekişir
bildirir herkese haddi
öfkelenip şef çekişir
akşam eve dönsem erken
bozuluyor hepten asap
vitrininde sergilerken
kuzu koyun eti kasap
merak etti bakıyorum
satıyor saat beşken et
o nasıl bir terazidir
tartsanız bari keşke net
esasında biz düşmanı
sabır azim ile yendik
altı üstü beşbin adım
kartalı geç işte pendik
sandık tekrar sayılır mı
bahanesi döndü dümen
mayıs ayı mevsim bahar
dört tarafta yeşil çimen
müneccim değilim ancak
ben durumu seziyorum
başım öne hafif eğik
suçlu gibi geziyorum
maişetin ağır yükü
karışıksa kafa biraz
bak önümüz hazirandır
ne güzel giderdi kiraz
kılıp a haber umutlu
bir ferahlık içi açan
daha mutlu bizden acep
yonca bulsa karakaçan
insanı boğar atmosfer
iş ara özel kamuda
kimse yüzüne bakmıyor
taklalar at kalk amuda
merhemine hasret iken
her yara tenin her bere
en son kafa teslim ettim
dört ay evvel ben berbere
bir buçuk liranla yanaş
var fırın hamur yoğurur
bir sabah parlasın güneş
içine ümit doğurur
doğrusu kömür makarna
katkı sağlıyor geçime
bilmem İmamoğlu alır
yeniden girse seçime
seçkin nezih kalbur üstü
bir düzeni savunurum
ninnilerle hayat bulup
hayal ile avunurum
hayli eski el arabam
güç bela döner tekeri
alıyorum çayı bimden
beşe veriyor şekeri
korkak ürkek adımlarla
sallapati yürüyorum
fener asla lazım değil
tabak gibi görüyorum
yarım bardak çay tamamlar
kahvaltı sofram finali
acaba saray hamamlar
bana ne verir Binali
ben çalışır olduğumda
karnım anca doymaktadır
bilmem ülkenin altını
köstebek mi oymaktadır
altıyı geçince dolar
eline git kına yaktır
amerika uyuyor mu
bay kemal bu ne ayaktır
tırnağın var başı kaşı
git marketten etipop al
adalet kör yargı şaşı
ülke felçli ülke topal..
Kayıt Tarihi : 11.5.2019 14:22:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!