kağıtlarımda bomboş yüzlerce çizgi
ve kalpleri kırılmış binlerce mısra sana adanmış
oysa bende hala aynı kederlerin düşleri,
boz bulanık, yapayalnız
bir o kadar saçmalıklarla dolu içim
nereden estiği bilinmeyen
bir rüzgar dayım ben
yaşanması acıların zor oluyor ,
hırçın ve keskin saatlerde
yatağımızda uyuması zaman alıyor
sensiz bomboş gecelerde,
üşüyüp sarılmaya çalışıyorum
yanımda yatmayan senligine,
bazen rüzgarda senin sesini duyuyorum,
tüylerim diken diken oluyor
rüzgarlara sarılmaya çalıştıkça irkiliyorum
ben seni başka aşklarla öldüremem diyorum
hala rüyalarında beni görüyor musun acaba
bensiz şafakları nasıl yaşıyorsun
yada özlediğinde acı
hüzünlendiğinde keder çekiyor musun acaba
ufka dalıyor mu gözlerin hala
değiştin mi güzelim,bana yabancı mısın
tenin nasıl duruyor bana sarılmamak için
içinde hala yaşıyor mu sevda çiçeğin
her gecenin karanlığında beni arıyor musun
bazen bulutlarda gözlerini görüyorum
sımsıcacık mutlu gecelerin masum sevişmeleri aklıma geliyor
derinliklerimde büyüyor,
bulutların maviliklerinde,
öfkeleniyorum,
seni benden çalan yalancı günlere,
ne zaman yağmur yağsa duygulanıyorum,
bir kanyon demir alıyor limanlarımdan,
içimde ise bir deli,
parça parça öldürüyor beni
seni özlüyorum meleğim
bazen bir martının geçişinde
bazen ise bir vapurun düdüğünde
ya sen?
ara sıra duygulanıyor musun?
dizlerine kapanıp ağladığın oluyor mu benim için,
bir karanlığa aydınlığı öğrettiğin için pişman mısın?
oysa
şimdi nasıl sarılmak isterdim sana
burnumu yakmalıydı teninin kokusu
gözlerinde ise körelmeli idi gözlerim
bizi zamanın ayırdığını sanıyorsun meleğim
oysa her sabah pencerenden süzülen
gün ışığın dayım ben
sanırım karanlığımda açmayı bilen
tek nilüfer çiçeğisin sen.
,
Murat KaymazKayıt Tarihi : 17.9.2011 22:20:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!