Nilgün Berbergil Şiirleri - Şair Nilgün ...

Nilgün Berbergil

O çürük,ezberci,o ruhsuz senin yalnızlığının teminatıdır.Pis kokan,acıtan,can yakan dikenleriyle senin bahtsızlığının tam güvencesi…Mimarıdır,sessiz sessiz kan ağlayan ömrünün.Aklar,saçlarından,bütün hücrelerine,keder kahır ciğerine işlemiş zavallım artık.Ölüm hiç kimse için bu kadar gecikmemiştir ve hiç kimse ölümü bu kadar çok fazla istememiştir seninki kadar.İnsan mukavemetinin sınırlarını mı sınıyor acaba hayat? ..Koymuş canlıyla –kokmuş ölüyü aynı zindana,”konuşun! Paylaşın! Yürüyün! ” diyor! (NYB)

Devamını Oku
Nilgün Berbergil

Yaşamak mide bulantısı,kusmuk haline döndü sonunda değil mi bezginliklerden? Düşünmek tutkusunun başa ne işler açtığını bilmez miydin sen? ..Sen ki mayın tarlasına önden sürülen eşek misali..Yaşama sevincinden yana nen varsa parçalanıp göğe savruldu../Didinip divrinip fikrinle boşluğa ektiğin tohum/evrensel bahçelerde yücelip filizlenirken/her geçen sene daha da altından kalkılmaz oldu değil mi/bu diyardaki kaçınılmaz yalnızlığın ve gönül yorgunluğu omuzlarında/Hadım edilmiş bir harem ağası gibi/yaşamla sevişememenin ıstırabına boyun eğmeden/Sadakatle korudun gene de o değerleri/Bir cenaze evinde kötülüklerden toplu uyanmanın kinsizliği ve bir düğün evinde coşkuyla oynamanın neşe birliği,onlarda ertesi gün için bile bir ders-bir fikir getiremedi bildin bileli (NYB)

Devamını Oku
Nilgün Berbergil

Sırçasaray gönlümün son kırılışı/gönül bağımın son bozumusun/nadasa bıraktığımdan değildi elbet/gönlümün bir daha öylesi yeşermediği (NYB)

Devamını Oku
Nilgün Berbergil

Ömür işçiliğinin ücretidir haz/bedelsiz görev gibi böyle yaşanmaz/gönül gönüle,beden bedene sığınmayınca/gecenin zulmünden sabahlar olmaz/Sıla; gönlünün hoş olduğu yer/gurbet; gönlünün boş olduğu yer/diken üstünde eğreti kalmışsan eğer/er geç yer başını illet yalnızlık/tanrıya sığınır insan insanda/gönül sesinin yükselme saati geldiği anda/ kolayca gömülür günün çilesi/açıklar azalır,ümit görülür,hesaplar tutar (NYB)

Devamını Oku
Nilgün Berbergil

Sarmadı beni bu uzun rüyada bir hayal olmak/hiç de mümkün değil kendi hikayeni yazıp yaşamak/mutsuzluk batağında yalnız boğulmak hücre cezası/ya görmemezlikten geleceksin hayatın gerçeklerini/ya da bu cehennemde diri diri yanmayı öğreneceksin! (NYB)

Devamını Oku
Nilgün Berbergil

Her seferinde bir daha dirilmeyecekmiş gibi gelir yaşama sevinçlerin-güçlerin amma,o vahşi bir at gibiyken, yılmayıp,terbiye ettiğin ve bir amaç uğruna yük bindirdiğin akıl,şimdi keyfinin ve bezginliğinin ardından gidip sığındığı yalnızlık yamaçlarından yarın kopar gelir,döner gene koşullandırılmışlığına.Bilir hayatta artık başka çaresi olmadığını.Büküp boynunu girer çitten ağılına gene,korkma.Ne ilişkilerin yarım kalır ne işlerin.Ne incinir dostların..Gene sürer ömür emekçiliğin,gene ödenir bedelin iyi kötü,üzülme! (NYB)

Devamını Oku
Nilgün Berbergil

Gonca gül yaprağında barut yanığı,masum kursağında zehir hak mıdır amca? Bu acı –bu kahır masum yüreklere müstahak mıdır? Söyleyin dinler ve zalimler savaşları beslemesinler, bizi - masumiyeti kurban etmesinler artık hiçbir şey için, bizi görmezden gelmesinler hiç! Söyleyin, bize öğretmesinler artık kini nefreti, biz bu dünyanın geleceğiyiz, biz hep böyle mi büyüyeceğiz dünya durdukça,ne zaman düzeleceğiz söyleyin amca?

Yoksulluk mu daha zor yoksa ölüm mü? Parçalanmış ve kanlar içinde kalmış bedenime mi,yoksa ölümcül travma alan ruhumun yangınına mı, bunlardan daha çok koyan- ürküten yoksulluğuma mı yanayım amca? Pijamam yeni, kesmeyin amca..:(((

Devamını Oku
Nilgün Berbergil

Trajediler yerine gerçeğini istedin ya mutluluğun/beğenmedin,sevmedin ya bu düzeni bir kere/ Sen de bir oyun bozandın işte benim gibi/ Ve çektin...Çook çektin sen de biliyorum! ../Dünya var olalı beri,hayatı, iç içe binlerce kafes haline sokan ahmaklar arasında/aynı hikayeydi senin benim gibilerin kaderi (NYB)

Devamını Oku
Nilgün Berbergil

Aşk güneşini görmeden açmıyor gönül bahçesinde çiçekler. Her mevsim hazan-hüzün oluyor.Aslında sadece sevildiği yürekte ve sevildiğince sevebiliyor insan kendini. Ancak insanda sığınabiliyor insan Tanrıya. El ele,göz göze,gönül gönüle ancak kurtulabiliyor yalnızlığından.
Oysa ipotekler altında hayatlarımız. Herkes kendininkini değil bir başkasınınkini yaşıyor, borçlar ödemekle geçiyor bütün bir ömür kendini erteleyerek. “Yeter artık! ” diyebildiği anda ise,ölüm çoktan yerleşmiş oluyor hücrelerine.En güçlü umutlar,en yüksek enerjiler bile yeniden başlamaya izin vermiyor.
Mutsuzluktan kazınıyor yürekler,canlar yanıyor.Direnin.. (A.L. Nyb)

Devamını Oku
Nilgün Berbergil

Bilirsin şimdi başka bir anlam,başka bir tat var, son baharda biraz hüzün,biraz veda,biraz aşktır sevdalar. Ayağı yere sımsıkı basmış, gönlü dağlarda esen deli fırtınam,sakın benden evvel ölme bir tanem.
Bir saray yarattın yıkık bir viraneden “gönül Ustası ". Şiirler şarkılar türküler o viranede hiç böylesine yankılanmadı, gönlümde senin sesinle hayat bulduğu kadar,hiçbir şey bu kadar anlam bulmadı.Tatlı olmadı hiçbir şey seninle olduğu kadar hoş yaşanmadı. Hiçbir kitap sarmadı beni sen kadar,senin gibi okunmadı. Kimse senin kadar “ana”,”baba”,“ kardeş”,”evlat”,”yar” misali hepsini birlikte davranamadı.. Gönlü dağlarda esen deli fırtınam,sakın benden evvel ölme bir tanem.
Dağ gibi yaslandıkları ömrünü vakfettiklerin, 3 gün ağlayıp sensiz de yaşar, gönlü dağlarda esen deli fırtınam,sakın benden evvel ölme bir tanem.. Sen gelip mezarımda gene türküler söyler,ağlasan da gene ayakta kalır,güçlü yaşarsın,sakın benden evvel ölme bir tanem.

Devamını Oku