Kayıp kentin küreğinde üşümüş güneş
Niçin aktığını bilmeyen nehirlerde akşam
Aşkı çiğniyor kadınlar çelik gibi sularda
Dudaklarında ‘Ali’cenap özlemli haykırılar
Dayanıksız sabırlar ekiyorum mor dağlara
Boy vermiyor artık içimdeki üşümüş ağaçlar
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla