Hayata dair şiir
Dünden bugüne neden acaba karanfiller boynu bükük
Neden bugün toprak inliyor
Acep neden canlar benim sol yanım acıyor.
Gün ağır gün dilsiz
Gök ağlıyor.
Ben ağlıyorum
Gidiyorum anne
Gidiyorum üşüyerek
Elimimin kömür karası olsada
Helal ekmek getiriyordum
Gidiyorum anne
Üşüyerek kara toprağa
AŞKIM SANA YADİGAR KALACAK
Yüreğim ne dediyse onu dinledim
Kimi işaret etiyse ona yöneldim
Şimdi sen
Başka bir şey demiyor
Ansızın bastıran bir yağmura
Bak sevgili
Kendi gelen gülücükleri hibe etmeden
Doyasıya yaşamak
Olsun
Tıpkı şarap şişesinin altında kalan
Son damlaya muhtaç gibi
İSTANBUL HİKAYESİ
Uğuldayan bir yolculuktur
Masmavi boğaz sularlında
Rotası belli çılgın dalgalarında
Gruplar halinde inerler Karaköy iskelesinde
BİZ ONLARA BENZEMEYİZ
Dalıp gider insan bazen bir bilmecenin arkasında.
Sonra kaybettiği yılları olur ömründe.
Dikkat emeli düşmemek için amansız çukura,
Geçti ömrümün çoğu bir lokomotifin hızıyla ani.
Düşenlere kalkmayı bilen bir coğrafyadır
Mesela hz Bırahimin ateşe atılırken
Soğutmak için su çeken
Bir karıncanın görevini üstlenmesidir Dersim
Yani
Kulla kulluk edene
DİK DUR ÇOCUK
Bak çocuk
Dinle
Namerdin merhametlisi yok
Fellik fellik ihanet toplar
Biz sustukça
EY FIRAT
Ey fırat durma öyle,
Çağla, çağla, çağla
Sesimiz gibi bağıra, bağıra
Ölüyoruz hep ölüyoruz.
Gidiyorum anne
Gidiyorum üşüyerek
Elimimin kömür karası olsada
Helal ekmek getiriyordum
Gidiyorum anne
Üşüyerek kara toprağa
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!