Bir zamanlar biz de çocuktuk.
Biz de öğretmenimiz kızınca ağlardık…
En güvenli yer yatağımız,
Babamızın yüreği sanırdık.
Takmazdık gamı kederi.
Ölmek tek çare olsaydı
Çoktan ölmüştüm.
Hâlâ nefes alıyorsam
Sebebini bir düşün!
Ben yalnız ağlarım
Çağlayanlarımdan bir bir düşerken katreler
Kalbimin pas tutmuş çelikleri çıt çıkarmaz.
Bir ömürlük saygı duruşudur onlardaki
Tonlarca ayet geçer de üzerlerinden
Durup da amin demezler
Nöbetleri günde bir gelen ağlamaların gibi...
Sokakta görüp, gözünde büyüttüğün
O tazeler gibi...
Unut beni!
Hani 'Benim için bir şiir yaz! ' demiştin ya!
İşte yazıyorum.
Bu şiir senin için ve
Sana özel.
Gecenin karanlığı korkutur beni.
Herkesin suçlu olduğu bu saatlerde
caddeler, sokaklar
en çirkin hallerini alır
dizilir bir bir yoluma.
Güneşin altında yiğit olanlar
bu saatlerde peçeli şerefsizlere dönerler.
yani şimdi 16 yaşındasın ve 13 kitabın 836 şiirin mi var senin... hangi zamanda yazdın anlayamadım yani :)