Gücüm yeter biliyorum dayanmaya acılara,
aher güneş bir umut olur sarılırım anılara,
Gönül yaşamayı sever hasret çeker yarınlara,
Yılmaz gözü karşı durur dertle gelen hüsranlara...
Yine de yarım kalır hep yaşadığım sevinçlerim,
Uzun geceler boyunca hatıraları bir bir,
Çeksem tesbih taşlarında acılarım geçer mi?
Masal olmuş sevdaları kelimelere bölüp,
Yazsam satır başlarına sancılarım geçer mi? ..
Albümdeki resimlerin renklerine boyansam,
Tebrikler bulmuşsun yeni gülünü,
Saklama boşuna belli oluyor,
Çok çabuk silerek yaşanan dünü,
Unutman inanki gücüme gidiyor...
Yalanlar ardına sığınıp gelme,
Gitme! ..
Daha sevinemedim geldiğine..
Sevdanın yükünü atıp üstüme gitme! ..
Öksüz kalırım şehrimin kara gecelerinde..
Ağlayamam bile gidişine..
Ne olur bekle,
Söyle sussun şehrimde yankılanan nağmeler,
Gülümseyen suretler kırılsın aynalarda,
Aydınlığı kalmasın sokak lambalarının,
Bekleyen sen değilsen ışıkların altında...
Hayat ağacımdaki sonyaprak düşsün yere,
Bozduğum yeminler saymakla bitmez,
Bilmemki seninle hangi yoldayım,
Cefanın sonu yok eziyet geçmez,
Sevdiysen beni sen namert olayım...
Ne geldiğin belli ne de gittiğin,
Ben de senden farklı değilim dostum,
İçimde biriken gözyaşlarım var..
Yerlere serilmiş çul gibi postum,
Yaşanmaz sevdalar, aşklar, kahırlar...
Alıp şu başımı götürsen ele,
Belki senin için geç kaldım amma
Erkenin hayattan haberi var mı?
Ruhum onsekizde dolanır amma
Bedenin ruhumdan haberi var mı?
Gelince aklıma sesin nefesin
Kız ne güzel ne hoşsun kısacık eteğinle,
Yakarsın yürekleri ismin dile bend olur,
Sütuna eşdeğersin o incecik belinle,
Yakmam deme yakarsın ateş olur köz olur..
Dudağına asılmış kirazın al busesi,
Sıcak aşklara gebe çingene ruhum yine,
Giriyorum gizliden bir sevda bahçesine,
En hasını tadarken meyvenin gölgesinde,
Dokunmuşum bilmeden dalında dikenine..
Kanadı yüreğimin en nazenin köşesi,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!