Bir adı soğancı, bir adı hacı.
Bir vilayet vardır; ilimiz bizim.
Affedin gerçektir, belki de acı.
Sürçi-lisan etse, dilimiz bizim.
Çok adam okuttuk, büyük makamda.
Türkiye'de ilkiz, yüzde rakamda.
Kovan ana arı dolu, sakam da,
Petekler boş, hani balımız bizim.
Geçiyor bakalım, günümüz; sazla.
Nutuklar atarız, hep bir avazla.
Kahve bizde çoktur; Yemen'den fazla.
Diken olur sonra, gülümüz bizim.
Elmamız çok güzel, saklayabilsek.
Mercimeği bitten paklayabilsek.
Şu güveğileri, haklayabilsek,
Çok değer kazanır; halımız bizim.
Çokca yetiştirip mahsulü sökmek,
Marifet değildir; yollara dökmek.
Patatesden yapsak, nişasta, ekmek,
Dünyalara yeter malımız bizim.
Meramım şudur ki; çoktur derdimiz.
Neden bir araya gelmez dördümüz?
Böyle kupkuru mu olsun yurdumuz?
Hani ağacımız? dalımız bizim.
Dağ, bayır, kır, bomboş, oluyor heder.
Birer ağaç diksek; seksenbin eder.
Toprağımız deyil, taşlar da gider.
Böyle eser ise yelimiz bizim.
El ele verelim, dönsün çarkımız.
Başka milletlerden, olsun farkımız.
Vatan bir, bayrak bir, birdir ırkımız,
Niyolsun sağımız, solumuz bizim.
Çalışıp ümitle baksak atiye.
A.E.T. - İ.M.F. el açmak niye.
Ekonomi gücün azaldı diye,
'Kul ol' diyor; dünkü kulumuz bizim.
Yedi iklim yaşar bu Anadolu.
Her avuç toprağı; hazine dolu.
Yolumuz olursa; kardeşlik yolu,
Aydınlığa çıkar yolumuz bizim.
Kalkınma yolunda buluşmaz isek,
Dürüst ortaklığa alışmaz isek,
Böyle tembel durur çalışmaz isek,
İyi gözükmüyor falımız bizim.
Kafa, kol, bacaklar, hepsi bir beden.
Ayrılmamalıdır, uzuv gövdeden.
Sonra; şikayete Timur'a giden
Gibi der ki; 'mahzun filimiz bizim'.
Tek vücut, tek kuvvet, tek bir olalım.
Huzuru, refahı, toplu bulalım.
Hep bir ağlayalım, hep bir gülelim.
Çatlak ses vermesin, telimiz bizim.
Hepimiz tok olak, birimiz toksa.
Bir olup halledek, derdimiz çoksa.
İkiye bölünsek bakın 'Niğ' yoksa;
Orta yerde kalır 'deli' miz bizim.
Bu nokta üstünde biraz duralım.
İlimizde kaç yüz işsiz soralım.
Birleşelim, fabrikalar kuralım.
Bizim ile gitmez, malımız bizim.
İnsanı hayvandan ayıran haslet,
En büyük yetenek, düşünmek elbet.
Var ise bencillik, bu kötü illet,
Omuzlarda gitmez, salımız bizim.
Dertlinin derdine merhem saralım.
İlah'i huzura serbest varalım.
Yoksula, muhtaca vakıf kuralım.
Bir kefenle gider, ölümüz bizim.
Derbent'den geçecek bir gün yolumuz.
Orda geçmez hiç paramız, pulumuz.
Aç kalırsa yoksul, yetim, dulumuz,
Uzansın şefkatle elimiz bizim.
Haramı helâli incelemezsek,
Vatanı canımızdan çok sevmezsek,
Sen bana, ben sana gardaş demezsek,
Bükülür, doğrulmaz belimiz bizim.
Kalkınma arzusu var ise özde,
İcraat gerekir, kalmasın sözde.
Eğer ki; yardımcı olursak biz de,
İşte liderimiz; Vali'miz bizim.
Kayıt Tarihi : 22.3.2008 20:28:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
1987 yılında Niğde esnaf derneklerinin tertip ettiği, iş adamları ve bürokratlar ile ilimizin sorunlarının görüşüleceği toplantıya özel yazmış olduğum şiirimi; o yıllarda Valimiz olan, Rahmetle andığımız Ünal Özgödek'in de bulunduğu toplantıda okumuştum.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!