Niçin Yalnızız Şiiri - Yüksel Önaçan

Yüksel Önaçan
146

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Niçin Yalnızız

“YALNIZIZ” başlıklı yazınız beni çok etkiledi.” diye başlıyor, okurum mektubuna ve devam ediyor:

“.... Kırsal kesimden gelmedim. Hep kalabalık şehirlerde yaşadım. Çevrem dar denilemez. Maddi bir sorunum da yok. Kırk yaşı aştım, elliye dayandım. Bu zamana kadar çok geniş ilgi alanlarım oldu. Ama hiçbir alana saplanıp kalmadım. Şimdi de okumaktan başka saplantım yok. Bazen bu saplantıma da kendi kendime kızıyorum. “-Oku oku, ne olacak. Dünyada hep okumak için mi geldim” diye. Ama kitapların dışında bir şeye sarıldığımda, eninde-sonunda hüsrana uğruyorum.

Bir arkadaş... Bir kitap kadar ömrü olmuyor maalesef. Ben arkadaşlığı çocukluğumdaki gibi sanıyordum. İşim icabı çok gezdiğimden, yıllardır uzun süreli bir arkadaşlık kuramamış, arkadaşlık ettiğim yıllar lisede noktalanmıştı. O tatlı anıları şimdi uzatmak istedim ama, arkadaşlık kavramı, dostluk kavramı kişilerde farklılık kazanmış. Cömert davransan enayi, tutumlu davransan cimri olarak arkandan konuşuluyor. Değerlendirme hep maddeye göre yapılıyor. Kafa ve kalbini tatmin etmek için bir çift kelebek gibi ele uzanıyorsun; o elin tekini tuttuğunda diğeri cüzdanına uzanıyor. Dostluk, aşk... Hüsran...

Bir bahçe hazırlıyorum. Ellerim kabarıyor bel yaparken. Gübreliyor, çimlendiriyorum. Nadide çiçekler dikiyorum. Her sabah erkenden suluyorum. İlaçlıyorum. Gelip-geçen hayran hayran bakıyor. Ya da ben öyle sanıyorum. Bir sabah uyanıyorum bir çiçeğim, diğer sabah uyanıyorum bir gül ağıcım yerinden sökülüp götürülmüş ya da koparılmış. Mutlu olmak ve çevremi mutlu etmek için hazırladığım bu bahçeden dolayı mutsuz oluyorum...

Ve yine kitaplara dönüyorum.
Yine de bir kitabı bitirdikten sonra dünyada insanların ne kadar yapayalnız olduğunu düşünüyorum. Aynı güzellikleri birlikte seyredebileceği, bir demlikteki çayı birlikte paylaşabileceği, yemek yerken ağzının kımıldamasından tiksinmeyeceği bir arkadaşı olması çok güzel bir şey olmalı.”
***

Okurumun sürüp giden mektubundaki düşünceleri çok güzel. “İnsan, kalbine diğer bir insanı misafir ederken çok düşünmeli,” diyorum, ben. Ve insanlardan hep doğruyu, güzeli beklenenin yerine –kötülüğü- beklemeyi alışkanlık haline getirirsek hem hüsrana uğramayız, hem de onlardan iyi bir davranış gördüğümüzde mutlu oluruz.

Farklı eğitim, farklı kafalar yaratır. Farklı kafaların da birbirlerini mutsuz etmeleri doğaldır. Birarada yaşamak zorunluluğunda olan toplumun devamlı sürtüşmesine sebep, eğitimde birlik ve beraberliğin sağlanamamış ve sağlanamıyor olmasındandır.

Bir milletin okulu farklı, basını, televizyonu farklı eğitim verirse fertler ne yapacaklarını, nasıl davranacaklarını bilemez. Bilemeyince, üç gün yurt dışında kalıp, oranın kültürünü alıveren (?) dümbüklerin sergiledikleri yaşam tarzlarına özenir ve bu kargaşa sürüp gider.

Yalnız kalmamıza sebep işte bu farklardan dolayıdır. Konu uzundur ve benim buradaki köşeme sığmaz.

Ve ben, yalnızlar topluluğunu seviyorum...

Yüksel Önaçan
Kayıt Tarihi : 9.10.2008 13:15:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Zerrin Tayfur
    Zerrin Tayfur

    Yüreğinize sağlık bende o yalnızlar
    Gurubuna girmek istiyorum
    Aynı olaylar benide başıma geldi
    Yazlıkta evimizin bahçesime güller ağaçlar
    Dikiyorum cennet gibi
    Seneye gidiyorum yerinde yeller esiyor
    Borç veriyorum geri almıyorum
    Üstelik kötü kişi oluyorum
    kime canım diyorsam o bir an önce
    Canın çıksın diyor ne bu insanlıkmı
    Arkadaşlık dostlukmu anlıyamamadım
    Antolojide de tanımadığım ruh hastaları
    Bana hakaret dolu mesajlar yazıyor
    Bu insanlara ne oldu yada insan değiller
    yeri değil ki yazayım
    kaleminize sağlık

    ZerrinTAYFUR

    Cevap Yaz
  • Nurdane Diken
    Nurdane Diken

    Yazınız beni çok etkiledi.
    Evet neden hep yalnız kalıyoruz...
    Ölüm mü sebeb ayrılığa, ihmal mi sebeb...
    Bence her iki durumda da fiziksel olarak bir yalnızlık
    vardır. İnsan ruhen yalnız değildir.
    Bence en iyi olan arkadaşlıkta insanın kendisiyle
    yaptığı arkadaşlıktır.
    Kaleminizi kutlar saygılar sunarım...

    Cevap Yaz
  • Rukiye Çelik
    Rukiye Çelik

    Evet değerli dost, yazıyı sonuna kadar okudum ve lise hocalarımın: 'en güzel arkadaşlıklar, lise sıralarında ve bu yıllarda kurulur' dediklerini anımsadım yaşlar süzülürken şakaklarımdan...Ondan sonra oluşan arkadaşlıklar belki yine fena değildi ama iş yaşamında -ne arkadaş, ne de dost- bu kavramlardan söz etmek doğru olmaz çünkü çıkar ilişkileri yumak yumak büyürken gerçek arkadaşlık ve içten dostluklar çözülen bir ip yığını olmakta...Kimse aramamalı bence özünü yüreğinde taşıyan değerli dostu....binde bir...

    'Ve ben, yalnızlar topluluğunu seviyorum'

    Bu cümleniz harikaydı. Tüm konuyu özetlemiş çünkü yalnızlıklar topluluğunun en iyi dostları kitaplardır ki, okuyan insandan da pek zarar gelmez diye düşünüyorum ama bunu derken de korkuyorum...

    Sitemlerinizde haklısınız. Anlayışınızı (kendi adıma) beklerken başarı, sağlık ve içten dilediğiniz tüm güzelliklerin sizin olmasını temenni ediyorum..Mutlu kalın, iyilik bulun...

    Cevap Yaz
  • Veli Savaş
    Veli Savaş

    TEMAS ETTİĞİNİZ HUSUS ÇOK ÖNEMLİ...BU DENLİ FARKLILAŞMIŞ VE ÖZ DEĞERLERİNDEN UZAKLAŞMIŞ BİR TOPLULUK HALİNA GELDİK...BUNA RAĞMEN AYAKTA KALABİLİYORSAK, BİRİLERİ VAR BİRİLERİ BİR ŞEYLER VAR VATAN GİBİ , BAYRAK GİBİ,ŞÜKÜR GİBİ,YETİNMEK GİBİ...ÇOK GÜZEL İŞLEMİŞSİNİZ BU KONUYU DOSTUM...TEBRİK EDİYOR SAYGILAR SUNUYORUM.VELİ SAVAŞ

    Cevap Yaz
  • Serafettin Hansu
    Serafettin Hansu

    dediginiz gibi üstadım köşenize sıgmaz, bir küllükte horoz cok olursa oranın sabahıda gec olur,,

    selam ve dua ile..

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (7)

Yüksel Önaçan