Telaş etme, çalkalanmıyor altında dünya,
Sen değil, kara toprak değil, titreyen benim.
Sözlerimde hatıran, gözlerimde o hülya.
Ayazlar kucağında pusmuş, inleyen benim.
Üşür, donar, buz kesilirim, mevsimlerden yaz,
Nerede şimdi, nerelerde yanar ateşim.
Bir deniz bekliyorduk. Duvara çarpıp ölmesi gibi
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem
Devamını Oku
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem
"EĞER KALB-İ İNSANIN GENİŞLİĞİ, ŞU KAİNATIN GENİŞLİĞİ KADAR BİLE OLSA İDİ, YİNE DE O KALBİN, O RAHMAN'IN SAYISIZ İKRAM, İN'AM VE İHSANLARINA MUKABİL, MUHABBET VE DE MİNNETLE DOLMASI İKTİZA EDERDİ." -Kelam-ı kibar-
Hayırlı sınavlar Barış bey.
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta