Vurulmuş ise sırtın, binlerce kez ardından,
Çekiniyorsa kardeşin, küçük bir yardımdan,
Duymuyorsa kimse, geberiyorsan kahrından,
Neyler bu gönül yiğidim, bu gönül ne eyler?
Güvenemiyor isen hiç kimsenin ahtına,
Önünü kapatıp, yazık ettiyse bahtına,
Bir de boylu boyunca, serildiyse tahtına,
Neyler bu gönül yiğidim, bu gönül ne eyler?
Her gece ömrünü masal gibi okuduysan,
Kendine ihanetin bedelini sorduysan,
İhanetlerden de kendi payını aldıysan,
Neyler bu gönül yiğidim, bu gönül ne eyler?
Eğer güvensizlik çukuruna da battıysan,
Seni kurtaracak, el bile bulamadıysan,
Yine, bir kez daha ihanete uğradıysan,
Neyler bu gönül yiğidim, bu gönül ne eyler?
Bir yola çıkıp ta, gözün arkada kaldıysa,
Hayat merhameti, senin içinden aldıysa,
Öfken buralardan, Fizan’a kadar vardıysa,
Neyler bu gönül yiğidim, bu gönül ne eyler?
Kulaklarınızı açın da dinleyin beyler,
Semaların sahibi, yer yüzünü seyreyler,
Gör artık onu da, deme bu gönül ne eyler,
Rabbimin lütfu hoştur, neylerse güzel eyler.
Davut Yılmaz ( Affan)
Kayıt Tarihi : 19.2.2019 15:44:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!