Neyi nasıl okumalıyız? Şiiri - Tuba Gürdere

Tuba Gürdere
1124

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

Neyi nasıl okumalıyız?

Makale

İnsan belirli kelimelerle yaşama varolmuştur.
Bu kimi zaman hayata yansır, kimi zaman içimizde bir yakarıştır.
Oysa Allah tüm kelimeleri kuşatmıştır. İnsan öz bir sükunete varınca, düşüncede bir anlama ulaşır.
Allah'ın hükmü ise tüm kelimelerde ki düşüncelere en son noktada ihsan eder.
Çünkü o bilir her söyleneceği henüz söylem olmadan. Buyuzden kesin hüküm bir duyuştan sonra tamamlanır.
Çünkü "ezelde söylenmistir" bu yaşanılacak olandır.
"Yaşarken söylem duyulur" bu şimdiki yaşanıştır.
"Kalpten anlaşılır. " Bu ise gizlidir. Yaşanmıştan öte anlam olmak içindir mana ötesine.
Şimdiki yaşama erdiğimizde ise insan hakikaten neyi , nasıl okuyacağını idrak edemiyor kalbinden.
Öyle bir kelime alemi bir dünya ki yaşam; sükutun lehçesinde ancak insan âdeta kendini okuyabiliyor.
Bazen kendi duygularımızın sesini dahi bir hakikatin idrakinde duyabiliyoruz. İnsan neyi , nasıl okumalı diyorum.
Kelimeler bir şekilde okunur veya anlaşılır. Anlaşılma; bir bakıma aklın bir onayı ve kavramıdır zaten.
Akıl, bir akla değdiğinde anlaşılır olur herşey.
Anlaşılmak gibi bir derdi yoksa insanın yani sadece anlam olmaksa insan, o zaman her halükarda anlaşmak vardır zaten.
İşte o zaman bir idrakta kendini topluyor insan.
Herşey anlaşılır da oluyor o zaman. Meselâ bir hitap, binlerce kitap yazdırabiliyor bir anda.
Yada bir iç bakış, insanın kendi ufkunun ötesinde bir yaşamda görüntü oluşturabiliyor.
Veya bir söz, miladı olabiliyor insanın.
O zaman hangi kelime anlatır henüz içine yazılmamış bir fikri. Düşündüğünde bir yaşamdır insan.
Ancak düşünüldüğünde ise binlerce bir kavramdır.
Kavrayıp, karalayıp, ayıklamak ve ayırmak isteyende vardır.
Kavramlaştırmak ve kavrayıpta tüm herşeyi bir bütün olarak anlamlandırmak isteyende vardır.
"Bölen, ayrımcılık yapan, insanları fırka fırka gruplara ayıran bizden değildir" diyen bir Peygamberimiz var bizim.
İşte buyuzden birbirimizi iyi okumalıyız.
İnsanların ne dediğini duymadan önce, düşüncelerini okuyabilirseniz şayet; onlarla çok yönlü iletişimdesiniz demektir.
Çünkü bazen insanların söyledikleri ile düşündükleri veya yaptıkları şey asla bir değildir.
İnsanın kendine dahi ifade edemediği kalbi bir mizani varken, insanın yaşama bazen ifadesiz kalması doğaldır.
Çünkü hakiki bir ifade , insan düşüncesinin de bir şekli suretidir.
O noktada insan insanı anlayabiliyorsa , geriye hiçbir soru işareti, iç sorgulama ve ifade olmaz.
İnsan, insanı daima niyetinden okumalı.
Buyuzden "Kitaplardan evvel, önce kendimizi okuyalım Mevlâna'm."Diyordu Tebrizli Şems.
Çünkü insan hakikatte kendini okuduğu şeydir.
Oysa hergün kendi düşüncesini okuyordu her insan.
Buyuzden bazıları bildiğini okuyordu sürekli, bazıları da neyi nasıl okuduğunu biliyor ve bildiriyordu aslında.
Bir insanı kendinden okumak , en yüce okuma şeklidir.
Yoksa bu okumak harflerin bir sureti bir şekli değildir ki.
İnsan bir başkasını kendi gibi okumadıkça mümkünü yok kendi dahil hiçbirşeyi anlayamaz.
Çünkü insan olmak, ancak bir başkasında kendini tam olarak anlayabilmektir.
Yaşama söz ile neler ifade edebileceğiniz değil, öz bir ifadede nasıl bir ifadeye bağlanacağınız önemlidir buyuzden.
Gerçek samimi bir ifade halinde bir bakışa kalpten bir ima ifade edebilmek ise binlerce hal lisan tercümesinden üstün bir dildir.

Yaşamda kaç kez bir bakışa sarılabildik? Tam anlamıyla kaç kez bir bakışta insan olabildik?
Kaçımız bir insanı ele almadan önce, içimizde insan olabilmenin erdemine ulaşabildik?
Kaç kez bir başkasında sorgulayabildi insan kendini peki?
Buyuzden insanları hayata ifadesiz bırakıp, hakikatin gerçek bir manasına ulaşamazsınız asla.
İnsan insanı daima kendi anlamından ve ahlâkından okumalı.
Bazen kelimeler gerçekte anlatmaz kendini, gerçekten anlayabilene içinden bir anlam katar.
Bir insan hiç tanımadığı birinin kelimelerinden okuyabilir yaşamı.
Çünkü kelimeye varolmak, yaşamın sizin içinize dokunmasıdır.
Önemli olan ne yazılıp yazılmadığı veya ne okuduğunuz değil, sizin öz şuurunuza dokunuyorsa yaşam,
kalbinizin yaşama kendi içinden okunduğu yerdesinizdir daima.
Bazen nice kitaplar okursunuz. Ancak okuduğunuz bir kitaptan öyle bir başlangıca gelirsiniz ki;
tüm okuduklarınızdan sadece "Bismillahirrahmanirrahim" diyerek , kendi kalbinizi en baştan okumaya yönelirsiniz.
Bazı kitaplardan yaşamı öğrenirsin, bazı insanlardan yaşamayı. Bazı insanlar kitaptır soluksuz bir yaşam bulursun en içten.
Bazı kitaplar bildiğin herşeyi unutturur kendi özünü yaşamakla okutturur kalpten.
Biz okumayı değil, bizzat hakikate dokunmayı öğrendik.
Buyuzden bazıları bildiğini okurken , biz bilmediklerimize sustuk.
Sükutun içindeki derin anlamı sevdik. Biz okumayı okul kitaplarından değil,
bizzat kitabın içinde ki harflerin dilinden ayrı bir dil öğrendikte kitabı okumadan önce yaşamı öğrendik.
Buyuzden belkide hikâye ve masallardan sıkılıyoruz. Ve elbette hakikat olmayan herşeyden.
Bütün okuduğum kitaplar kalbimi dinlemem gerektiğini söylüyordu.
Şunu öğrendim; herkes herkesi dinliyordu. Ve herkes ya dinlediğinin, ya seçtiğinin yada
izlediğinin peşinden gidiyordu. Bir tek kalbini dinleyenler yalnızdı bu hengamede.
İşte hakiki okumakta oradaydı aslında.
Gözün kelimeye değmesi değil, kalbin kalbe değmesi, herşeyi olduğu gibi okuyabiliyor olabilmektir aslında.
İnsan, insanı daima kalbinden okumalı. İşte o zaman daha okunacak pek çok şey olduğunu hissediyordu insan.
Kalbin ilmini okumaya başlayınca, kalbin ilmini bilirsin. Kalbin anlamını anladıkça , kalbinin ilmini yaşarsın.
Herşey kalpte birleşir. Dolayısıyla insan ne düşünürse düşünsün ve ne yaşarsa yaşasın mutlak kendi kalbinin bir sonucuna varır.
Bunun ise bir sonu ve sınırı yoktur. Düşündükçe, düşüncen kalbin şeklini alır.
Ve bir şekil aldıkça düşüncen , ilmin hakikatide kalbinde bir şekle bürünür.
İşte o ilmin en güzel halidir. Devranda bir noktadır duruşun ancak kalbine devran duran veya kalbine devran olan bir seyirdesindir artık.
İşte o zaman gerçek bir mânâda kendini de yürekten okuyabiliyordu insan.

Tuba Gürdere
Kayıt Tarihi : 16.2.2020 23:03:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Tuba Gürdere