Elinde elim,dinle kalbimi
Dinlede kalbime giriver gitsin
Başını omzuma yaslayarak
Saçlarını rüzgara salıver gitsin..
Sarıl boynuma haydi can özüm
Gün batımı dönemi ömür günümde
Kahkahaları karartan çehrelerinde
Karanlıklar üstüme koşuyorken acele
Bir çiğ tanesi gibi düştün bahçeme...
Düşlerimi çalan arsız baykuşlar
Bülbülleri toplayıp
Götürdüm aşk bahçesine
Bakın dedim
Şu açan tomurcuk güle
Söyleyin şarkılarınızı
Beste yapın üstüne
Senden önce ölecek olursam ki
İnşaallah,
Diyeceğimki meleğe,
Sevdiğim geride kaldı
Yalvarırım
Bizi çok geç kavuşturun...
Sır dolu dünyaya istemsiz
Açtırdılar gözümü
Çözmek için ugraştım
Yüreğimdeki düğümü...
Sabır denen bıçakla
Son ümitsizlik demleri çalarken zillerini
Ayıracaktı o an birbirinden sevenleri...
Ruhlarında ızdırap yaşla dolu gözleri
Ayrılamayız dercesine kenetlenmiş elleri...
Dudaklar kapanmış, yaşlar söylüyor son sözü
Gün batımı bu akşamda
Karanlık dünyamı aydınlatan
ışık
Usul usul titrerken
Gitme vakti....
Bu ayrılış anında
Bir gün,bir gün beklenen bir gün
Gidiyoruz o güne gidiyoruz hergün...
Bilmeden bilmeyi dilden bilirken
Özden feryat iman cevherinden...
Ebedi uykuya daldıgım günde
Ellerin elimde olsun isterim
Perdeler yırtılıp yer görüldügünde
Baktıgım yerde sen ol isterim...
Veda zamanı çalarken saatler
Yaş kırk olunca mevsimi başlarmış hatıraların
Hayret yeni girdim yirmibirime..!
Bilmiyorum kaç gece altına sığındıgım yorgan
Uçan halım oldu merhaba geçmiş dünyam...
nekadar haklıymış sibel :) bu güzellikleri paylaştığınız için tşkler.duygu insanı,dilerim hiç kırılmazssın...
Şair, kendi iç dünyasında büyük bir zenginlik taşımaktadır. Tamamen kendi yaşadığı gerçekleri hayal dünyasının motifleriyle birleştirerek güzel şiirler yaratmıştır. Onun iç dünyasını tanıdığım için bu şiirlerin her birinde yaşanmışlık tadını ve keyfini bulabiliyorum. Gerektiğinde hayata karşı espriy ...