Nevin Günaydın Şiirleri - Şair Nevin Gün ...

Nevin Günaydın

Seni sevmek; Karanlık bir gecenin sabaha varışı gibi... Seni sevmek; Yağmur sonrası gökkuşağının tılsımlı uzanışı gibi; bir uçtan diğer uca... Seni sevmek; Fırından yeni çıkmış ekmeğin elimi ısıtan sıcağı, mis kokusunun içime doluşu gibi… Seni sevmek; Kış ayazının sabahına sıcacık bir güneşle uyanmak gibi... Seni sevmek; Ağustos sıcağından çatlayan susuz toprağa düşüp susuzluğunu gideren damla damla yağmur gibi... Seni sevmek; Yeni doğmuş bir bebeği kucağına alıp, mis kokusunu koklamak gibi... Seni sevmek; Yorgunluktan sonra içilen bir bardak çay gibi... Seni sevmek; Üşümüş ve yorgun eve döndüğümde bir kase sıcacık çorba içmek gibi... Seni sevmek; Göz alabildiğince uzanan yemyeşil çam ormanı gibi; her daim yemyeşil... Seni sevmek; Kaçkarların tepesine çıkıp görüşaçımı alabildiğince genişletmek gibi... Seni sevmek; Her daim coşkulu akan, geçtiği her yerin suya hasretine son veren Fırtına Deresi gibi... Seni sevmek; Sofrada ekmek, denizde balık, gökyüzünde kuş, yeryüzünde rendarenk bezeli çiçek gibi... Seni sevmek, Sevgiyle uzanan bir çift el, şefkatle bakan bir çift göz, içimi ısıtan binlerce söz gibi... Seni sevmek; Karanlık gökyüzünde ışığı denizde yol olan kocaman dolunay, her biri elmas taneleri gibi ışıldayan milyonlarca yıldız gibi; karanlıklarımı ışıtan... Seni sevmek; Binlerce kitabı okumak ve her birinde sevgiyi arayıp, bulmak gibi... Seni sevmek; Her biri farklı şekil kristalleşerek düşen kare tanesinin şeffaflığı ve büyüleyici esrarı gibi... Seni sevmek; Bir kuşun bir çift kanadı gibi; uçuran... Seni sevmek; Yorulduğunda dinlenilesi bir ada bulmak gibi... Seni sevmek; Başını yaslayacak bir omua aradığında sıcacık iki tane omuz bulmak gibi... Seni sevmek; ‘Kırk yıl hatırı’ sürecek sıcacık mis kokulu bir kahveyi karşılıklı yudumlamak; sıcaklığını senin sıcaklığına ekleyip içime katmak gibi... Seni sevmek; Bayramlarda uzun süredir görmediğin sevdiklerine kavuşmak gibi... Seni sevmek; Yılda bir kez değil, varolduğun her an doğum günü kutlamak gibi... Seni sevmek; Bir çiçeği tohumken alıp ekmek, yavaşça topraktan sıyrılmasını, uzamasını. Yaprak vermesini ve çiçek açmasını beklemek gibi; sabredilesi, ödüllendirici, haz verici ruha... Seni sevmek; Bir şiir yazmak, bir şarkı bestelemek, bir öykü yazmak ve her bir harfinle sevgini betimlemek gibi... Seni sevmek; Bir örgü, bir kilim örmek ve her bir sıraya ilmek ilmek, oya oya sevgiyi, saygıyı, güveni ve sıcaklığı işlemek gibi... Seni sevmek; Ufukta doğmak üzere olan güneşin alacası, gökyüzündeki bulutların beyazı, gökyüzünün mavisi, çuğha çiçeğinin sarısı, yaprakların yeşili, ağaçların kahvesi, toprağın boz bulanık grisi, gül’ün kırmızısı, pembesi, beyazı, turuncusu, çan çiçeğinin mora çalan mavisi, portakalın portakal rengi...; Doğanın sayılası binbir rengi... Seni sevmek; Petekte bal, tarlada ekin, gölde berrak su, insanın kuzusu; yavrusu, hoş sohbet, muhabbet, vefa, safa... Seni sevmek; Diz’de can, kol’da derman, bilekte güç, kafa’da us, yürekte binbir çeşit sıcacık duygu... Sevmek... Seni sevmek... Kelimelerin kifayetsiz kaldığı, yüreği hoş eden... (Samsun-01.12.2008)

Devamını Oku