(Sıkıcı bir akşam-Oğluma)
Benden uzakta yaban ellerdesin
Bilemem, göremem ben, ne hallerdesin
Gurbet, koparıp alsa da seni benden
Özleminle, sevgiyle hep kalbimdesin
Hayal misin, düş müsün, bilmem ki nesin?
Gözümden gitmez, geri gelmez anılar
Yaşanan o unutulmaz hatıralar
Bir zerrecik sen de özlemez misin?
Çok özledim, gel desem, gelmez misin?
Hayal misin, düş müsün, bilmem ki nesin?
10 Kasım 1998
(Yemek vakti)
Bir bir yandı ışıklar caddelerde
Mutlu, mutsuz yüzler pencerelerde
Evlerde bir koşuşma, bir telaş var
Kimbilir ne sırlar saklı şu gecelerde.
Kimi evde bolluk, var kiminde açlık
Kimi çok mutlu, kiminin yüreği yanık
Herkes bir şekilde yaşayıp gidiyor,
Acısıyla tatlısıyla hayat devam ediyor.
(İzmir, 12 Ekim 1997)
(Seni unutamam)
Caddeler, sokaklar seni sordu
Bahçeler, bağlar, çiçek
Dalında yaprak böcek
Gökyüzünde minik kuş
Seni sordu, nerdesin?
(Şiirle avunuyorum)
Egenin tek incisi, şehirler birincisi
Yoktur senin gibisi, bir tanesin İzmirim
Akşamları gün batımı, dolunayda mehtabı
Seyre doyum olmuyor, bir tanesin İzmirim.
(Sabaha az kaldı)
İzmirin meşhurdur efesi
Başında yan durur fesi
Konakta Çinili Camisiyle
Bir de saat kulesi
O eski resme bakınca, geçmişi hatırlayınca
İçimde bir şeyler olur, dilim damağım kurur
O karşımdaki kız kim, ya o çocuklar kimin
Bir de yakışıklı adam, o da kocammış benim.
Şimdi yalnızca hayal, gerçek değilmiş gibi
Uçup gitmiş seneler, hiç yaşanmamış gibi
Hey gidi günler hey, şimdi nerelerdesiniz?
Artık elimde kalan, eski resimlerdesiniz.
18 Eylül 2001
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!