Gönlüm yoruldukça derman aradım.
Acıyı gönlümde tutardım oğul.
Akıl padişahtan çare sorardım.
Zifir gece dertle yatardım oğul.
Ele harmanlarda aşşık atardık.
RAFET BEY
İşsizdik düştük gurbet yoluna,
Memlekete hasret kaldık Rafet bey.
Yetmiş bin derdin haldan halına;
İmtihanlar olduk ;olduk Rafet bey
Küstüm
Kendi yatağında akan derenin,
Belini büken; sellere küstüm.
Dalında bir değil yedi verenin;
Mavi berelim,
Kara bulut gök kubbeyi sararken,
Dertli ana yavrusunu ararken,
Dağ başında kızıl yıldız yanarken,
Görevi başındaydı mavi berelim.
Merhaba
Acı çeken yüreklerden;
Kopan türkülere vokalistlik eden;
Taş duvarlar merhaba.
Merhaba meydancı ali,
Kolay gelsin.Allah kurtarsın;
Karabaşın isyanı..
Yaşlandık artık kabul et;
Eski gücün ve kuvvetin kalmadı.
Artık hak bilir hanelerin önünde,
Kızım Ezgi ye
Biliyor musun Ezgi,
Seni çok özlemişim.
Pencerenin önünde,
Yolunu gözlemişim.
Korolim
Deli gönül sevdalandı bir güle,
Derdimi anlattım garip bülbüle,
Yüreğimden çıkan türküler; dile,
Olurmu
Su yoksa adı batar Fırat ın,
Umutları vardır; garip murat ın
Nalı olmayınca şahi gıratın,
OĞUL
Otur oğul iki sohbet edelim,
Varıp dosta eskilere gidelim.
Barın karşısında öküz güdelim.
Oralarda çok mal; otardık oğul.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!