GİDELİM BU ELDEN
Hadi gel sevgilim el ele verip,
Gidelim bu elden biz bize doğru.
Birlikte mutluluk gülünü derip,
Gidelim bu elden biz bize doğru.
İlk baharda ne mutlu,
Gül diyen çocuklara.
Yarınlara umutlu,
Gel diyen çocuklara.
Anneciğim sesine,
Alışık değilim böyle hasrete,
Derdimi kimseye danışamadım.
Ne diye bırakıp gittin gurbete?
Yutkundum, yutkundum konuşamadım.
Kokusu dallarda güldedir diye;
Bir zaman gönlümde yaktığın ateş,
Sayende küllendi sen sağol Fatoş.
Gönüller şehrinden kovduğun güneş,
Bahçemde güllendi sen sağol Fatoş.
Yıkıldı temelim çöktü direğim,
Bu aşk seni iflah etmez,
Yalvarırım gitme gönül.
Dilşadına ömrün yetmez;
Etme gönül, yapma gönül.
Niçin şaşkın duruyorsun?
Meşelidir bizim köyün dağları,
Mantarıyla çalısıyla meşhurdur.
Güve bilmez üzümleri bağları,
Sepetlerde dolusuyla meşhurdur.
At koşarlar kısrakları yedime,
Hatırlatır mazimizi,
Sayar bir, bir akşamüstü.
Sonra küser sencileyin;
Böyledir her akşamüstü.
Ah! bir karar veriversen,
Meydan okuyalım gel şu yıllara,
Aşkımız dip diri kayıbı yok ki.
Görenler ak dolu başa bakmasın;
Ağaran saçların ayıbı yok ki.
Sevgiyle şefkati sığdırdık öze,
Nasıl da tükenip bitti diyoruz,
Şu giden yıllara bak biraz gülüm.
Hiç haber vermeden gitti diyoruz;
Şu giden yıllara bak biraz gülüm.
Nazıyla pozuyla süsledi bizi;
Yavaş yavaş aç gözünü,
Şu olup bitene bir bak.
Güneşe çevir yüzünü;
Doğup ta batana bir bak.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!