Yanık sesi sustu Anadolu’nun,
Sazlar iniliyor, türküler ağlar.
Sonuna gelindi sevda yolunun,
Mühür gözlü güzel karalar bağlar.
Canana doymadan geldi ahire,
Nar tanesi şimdi döndü zehire.
İki Ertaş çok mu bir Kırşehir’e?
Nasıl yankılanır o karlı dağlar?
Dar olan bu dünya genişledi mi?
Açılan zülüfe yel işledi mi?
Baharı görmeyen gül düşledi mi?
Bağban gitti gayrı bakımsız bağlar.
Güzele bakması sevap mı yine?
Kim kanar dünyanın yalan rengine?
Hangi davul çalar dengi dengine?
Neşet Ertaş yoksa, sessizlik çağlar.
Bozkır tezenesi kimlere kaldı?
Kimler O’nun gibi çığırdı, çaldı?
Hangi türkü kimin gönlünü aldı?
Acılı ezgiler kimleri eğler?
Deli boran vurdu öksüzdür bozlak,
Sineler karardı kalmadı hiç ak.
Ustası ölünce ne yapar çırak?
Nevzat Dağlı gibi yüreği dağlar.
Kayıt Tarihi : 25.9.2012 11:58:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Nevzat Dağlı](https://www.antoloji.com/i/siir/2012/09/25/neset-ertas-in-ardindan.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!