Sen türkü söylerken Neşet baba
Dörtnala bir at koşar göğsüm de
Savurarak yelesini rüzgarda
Ulaşır dağların en yükseğine
İstanbul sancılı bir şehirdir usta
Doğurmaz sabahları gece
Yüzünde bir öfke
Umutlar darağacında
Acıyla donanmış her bir sokağı
Kimi bağrına bassa
Bürütüs''ün kahpe bıçağı
Sazın yankılanır karanlığa
Yeni bir trent,türkü barlarında
Sen buraların ozanı değilsindir aslında
İnsanlardır gelen,senin toprağından
Ey! Fırtınalı ozan
Ben bu sazı nerde olsa tanırım
Yaş dolar yüreğime,kanar gizli yaralarım
Ey! yağmurların ozanı
Yerleştin can evime
Bırak unutayım kendi mi?
Sazının nağmelerinde
Gün ışığı titriyor sesinde
Buram buram, Anadolu kokuyor türkülerin
Sözlerinde bir sır var, çözülememiş
Bağlaman sevdaya yanmış, sönmemiş
Açılmış taptaze yeni bir yaraya
Gönlünün ve yüzünün suretini,
tellerine vermiş
Vurmuş yeşili gözlerine Zahide''nin
Haydar haydar esmiş dallarında
Dağılmış tuzu sabah rüzgârına
Deli gönlüne düşmüş bir gün acem kızı
Bile bile, yalan olduğunu dünyanın
Rengine kanmış
Hayale kanmışta gönül boşa aldanmış
Duman çökmüş bazı gesi bağlarına
Başka göklere, başka sevdalara açılmış yürek
Yazını kışa çevirmiş felek
Yapayalnız yürürken türkü ormanında
Kendine gelirsin birden,
Gecenin karanlığında
Dudağında bir nakarat?
Yeniden, yeniden?
Neredesin sen? Neredesin sen?
Neredesin sen?
Kayıt Tarihi : 30.6.2010 03:10:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!