Ne yaşadığım bir kış gecesi
Ne karşımda duran kar ecesi
Dudağımda ayrılığın her bir hecesi
Yeter çözülsün artık sonsuz huzur bilmecesi
Bir şiirin sancısı var yüreğimde
Ama hep müphem çıkıyor küreğimde
Sayfalar dolmaz kalem kırık
Yollar bitmeden yırtıldı çarık
Bilgi faydasız oldu çözüldü sarık
Duygular anlamsız, düşünceler karık
Meğer ben yalnızca Sana hanmışım
Yıllarım geçmiş, Sen'i yok sanmışım
Bunca vakit hep boşa yanmışım
Meğer ben, Sen'de yaşayan canmışım
Okunurken ölünün ardından sela,
Düşünmek lazım yaklaştığını ecelin.
Ne yaptın hayatın boyunca mesela,
Kitabın altındaki acaba hangi elin?
Şimdi yastığındadır başın
Bir güzel uykudur yoldaşın
Verdiği sarhoşluk gibi haşhaşın
Güzel gözlerinde beni de uyut
Ümidini bırakma tek bir lahza
Bilinmez bir tecellidedir kaza
Şimdi bak yalnız önündeki farza
Sen kalbini Hakk'a salıver gitsin
Gökyüzünde uçan asude kuşlar misali,
Gönlümüzün semalarında sen uçmaktasın.
Yalnız seninle durur ayakta Bab-ı Ali.
Sen, sevdası, işleyen bir saate rakkasın,
Sensin! Doğuran, besleyen, yaşatan nihali.
Güneş yine doğdu çorak arza sensiz
Ben burada bir ölü gibi, kefensiz
Şimdilerde ömrümdeki tek ereksin
Bu cana yalnız sen bir tek sen gereksin
Elbisende boşuna arama riyaziye
Kalem kağıt gerekmez gerçek bir terziye
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!